17. Hukuk Dairesi 2013/17829 E. , 2013/17301 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen 14.02.2012 gün, ... -14 Esas, 2012/189 Karar sayılı kararının iptaline yönelik davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı, müvekkilinin işleteni olduğu aracın jantlarının yolun bozukluğundan ötürü hasarlandığını belirterek 22.429,44.-TL maddi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, hasarın teminat kapsamı dışında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Kurulunca, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; sigorta acentelerinin zararı tazmin gibi bir yükümlülüğü bulunmamakta ise de, davacının hasarının Efe – Deniz Sigorta Aracılık Hiz. Ltd. Şti. tarafından 22.400,00.-TL ödenerek karşılandığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili iptal davası açmış, İptal Davasında mahkemece, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının davacıya 12.03.2012 tarihinde tebliğ edildiği, iptal talepli davanın ise 27.04.2012 tarihinde açıldığı, HMK"nin 439/4. maddesi gereğince iptal davasının hakem kararının taraflara bildirilmesinden itibaren 1 aylık süre içerisinde açılabileceği hükmü gereğince davanın 1 aylık süresi içerisinde açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 30.maddesindeki tahkim usulüne ve yargı yollarına yönelik düzenlemesi, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 407 ve devamı maddelerinde düzenlenen tahkim usulü ve yargı yollarını gösteren düzenlemesine karşı daha özel bir düzenleme içermektedir. Bu anlamda Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Kurulu kararlarına karşı 6100 sayılı HMK"da düzenlenen iptal davası yoluna değil, ancak Sigortacılık Kanunu"nunda
belirtilen yasa yolu olan temyiz yoluna gidilebilecektir. Mahkemece bu yön dikkate alınmaksızın HMK"nin 439/4. maddesi gereğince iptal davasının hakem kararının taraflara bildirilmesinden itibaren 1 aylık süre içerisinde açılabileceği hükmü gereğince davanın 1 aylık süresi içerisinde açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir.
Ayrıca 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrası “Uyuşmazlığa düşen taraflar arasında, açık ve yazılı şekilde yapılması gereken sözleşme ile daha yüksek bir tutar belirlenmemişse, hakemin verdiği kırk bin Türk Lirasına kadar olan kararlar her iki taraf için kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir” hükmünü içermektedir. İptali istenen karar miktarı itibarı ile 22.400 TL olup bu 40.000 TL"lik temyiz edilebilirlik sınırının altındadır. Temyize konu karar, 22.400 TL"nın sigortacıdan tahsiline ilişkin Sigorta Tahkim Komisyonunca verilen kararın iptali davası sonucunda verilen mahkeme kararıdır. 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu"nun 12.maddesi uyarınca Sigorta Tahkim Komisyonunca verilen kararların ancak 40.000 TL sınırı aşması halinde temyizi kabil olup, bu türden kararlara karşı iptal davası yolu mümkün değildir. Bu durumda mahkemece itirazın reddine karar vermek gerekirken iptal davasının süresinde açılmadığından söz edilerek süre yönünden reddine karar verilmesi doğru değil ise de verilen karar yukarıda açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem kararına ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 0,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 5.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.