Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/13555 Esas 2020/3961 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13555
Karar No: 2020/3961
Karar Tarihi: 01.06.2020

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/13555 Esas 2020/3961 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Şüpheli, hizmeti nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan dolayı soruşturma geçirmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Kanun yararına bozma talebine dayanılarak, şüphelinin işleyip işlemediği iddiasını araştırmak için daha fazla delil toplanması gerektiği ifade edilmiştir. Şüphelinin, müşteki şirkette çalışan bir eleman olduğu ve aldığı parayı ödememekle suçlandığı belirtilmiştir. Ancak dosyada yeterli delil bulunmadığından yapılan itiraz reddedilmiştir. Kanunlar arasında geçen maddelerin detaylı bir açıklaması bulunmamaktadır.
15. Ceza Dairesi         2019/13555 E.  ,  2020/3961 K.

    "İçtihat Metni"


    Hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 07/02/2019 tarihli ve 2018/40998 soruşturma, 2019/2399 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 08/03/2019 tarihli ve 2019/1234 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/11/2019 gün ve 94660652-105-06-10957-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/11/2019 gün ve 2019/106301 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısı"nın, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet Savcısı"nın 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısı"nın soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda, müşteki ile şüpheli savunmasına nazaran müşteki şirket elemanı olarak çalıştığı yönünde ihtilaf bulunmayan şüphelinin, şikayetçi şirketten ilgili şahıslara ödeme yapmak üzere aldığı parayı ödemeyerek uhdesinde tuttuğunun iddia edilmesi karşısında atılı eylemin hukuki ihtilaf kapsamında değerlendirilemeyeceği, müşteki şirket tarafından şikayet dilekçesi ekinde şüpheliye para tevdiine ilişkin tahsilat makbuzları ibraz edildiği, bahse konu tahsilat makbuzlarının asılları getirtilerek şüpheli tarafından inkarı halinde, şüpheliye atfen atılı imzaların kendisine ait olup olmadığı yönünde imza incelemesi yaptırılması, ne şekilde ödeme yapıldığına dair müşteki şirkete ait ticari defter ve kayıtların de incelenmesi ile şikayet dilekçesinde belirtilen tanık Muhammet Şehit Gül"ün dinlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
    Müştekiye ait şirkette SGK kaydına göre işçi olarak elektrik işlerine bakan şüphelinin müşteki şirket tarafından taşeron firmaya teslim edilmek üzere kendisine tahsilat makbuzu ile verilen ödemeleri ilgili yere ulaştırmayıp uhdesine geçirdiği iddia edilen olayda ;
    Öncelikle dosya kapsamında bulunan ve şüphelinin imzasının bulunduğu tahsilat makbuzlarının asıllarının ticari defter ve kayıtların getirtilip, hem müşteki şirketin hem de teslimatın yapılması gereken şirketin yetkililerinin dinlenmesi, söz konusu paraların müşteki şirketten teslim alınıp, taşeron firmaya teslim edilmesi ile ilgili olarak gerek ticari kayıtlar yönünden gerekse şüphelinin imzaları inkarı halinde imza incelemesi yönünden bilirkişi raporu alınması, tanıkların dinlenmesi, şüphelinin uhdesinde para olduğunuu belirlenmesi halinde ise; görev durumunun ve ödenmesi gereken paraları alıp ilgili yerlere teslim etme gibi bir görevinin olup olmadığının müşteki şirketteki iş sözleşmesinden net olarak tespit edilmesi ve sonucuna göre şüphelinin hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiğinden ... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 08/03/2019 tarihli ve 2019/1234 değişik iş sayılı kararı aleyhine, BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş