15. Ceza Dairesi 2017/28650 E. , 2020/4080 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nun 158/1-f-son, 35/1, 204/1, 52/2, 52/4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafiii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden koşulların oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın Finansbank ... Şubesine ait 17/12/2008 keşide tarihli, ... seri numaralı, 17.750 TL bedelli çeki demir malzeme karşığı olarak mağdur ...’e verdiği, mağdurun çeki sorgulatması üzerine çekin tamamen sahte olduğunun anlaşıldığı, mağdurun ürünleri göndermediği, bu suretle sanığın üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği somut olayda;
1) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
Sanık savunması, mağdur beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2) Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
Sanık savunması, mağdur beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f-son maddesi uygulanırken hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, aynı gerekçe ile para cezasının alt sınırı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamayacağı, bu şekilde alt sınırın haksız menfaatin iki katı olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden adli para cezasına esas alınan birim gün sayısında alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından sırasıyla “1800 gün”, "900 gün", "18.000 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine sırasıyla “1775 gün”, “887 gün”, "17.740 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.