Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/5742 Esas 2020/4197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5742
Karar No: 2020/4197
Karar Tarihi: 02.06.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/5742 Esas 2020/4197 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, eski eşi üzerine kayıtlı olan bir şirket adına bono tanzim etti ve aldığı akaryakıt için 5.000 TL bedelli bono verdi. Ancak, eski eşi bonoya itiraz ettiği için bedel ödenmedi ve sanık dolandırıcılık suçu işlemiş oldu. Sanık, suçlamaları kabul etmedi ancak mahkeme yargılamayı uygun buldu ve hüküm sanık lehine değiştirilmedi. Ancak, adli para cezasına ilişkin hüküm alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmediği için hükmün bozulması gerekti. Hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin sırasıyla \"250 Gün\" ve \"5.000-TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla \"5 Gün\" ve \"100-TL\" ibarelerinin eklenmesi suretiyle hüküm düzeltildi ve onaylandı. Kanun maddeleri ise şöyle; TCK'nın 157/1, 52/2-4, 51; CMUK'nın 321 ve 322. maddeleri gereğince işlem yapılmıştır.
15. Ceza Dairesi         2018/5742 E.  ,  2020/4197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 51 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, fiilen kendisinin işlettiği eski eşi üzerine kayıtlı olan EMS Makine ... Sanayi adına bono tanzim etme yetkisi olmadığı halde, katılan şirketten aldığı akaryakıta karşılık 5.000 TL bedelli bono verdiği, sanığın eski eşi tarafından imzaya itiraz edilmesi üzerine bono bedelinin katılan şirkete ödenmediği, sanığın bu şekilde dolandırıcılık suçunu işlediği iddia esilen somut olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları, uzlaştırma raporu, ve diğer deliller doğrultusunda, sanığın katılana yönelik dolandırıcılık suçuna ilişkin eylemini sabit gören mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Zamanaşımı süresi içerisinde sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kamu davası açılarak yargılama yapılması mümkün görülmüştür.
    Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı
    kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkralarından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "250 Gün" ve "5.000-TL” terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 Gün" ve "100-TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş