Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı - basit dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/3591 Esas 2020/5228 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3591
Karar No: 2020/5228
Karar Tarihi: 10.06.2020

Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı - basit dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/3591 Esas 2020/5228 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2018/3591 E., 2020/5228 K. numaralı karara göre, tacir veya şirket yöneticisi olan kişilerin dolandırıcılığı suçundan yargılanan sanıklar hakkında verilen beraat kararlarına itiraz edilmiş, ancak mahkeme verilen kararları onamıştır. Ancak, sanık ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik olarak katılan vekili ve sanık müdafileri tarafından temyiz incelemesi yapılmıştır. Bu incelemede, sanık ...'in tam olarak şirket ortağı olmayabileceği iddiası tutarlı görülmemiştir. Ayrıca, sanıkların ayrı ayrı birden fazla kez aynı suçu işleyerek haksız menfaat sağlamalarının zincirleme suç olarak değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle, karar, 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 158/1.h, 53. maddeleri
- TCK'nın 157/1, 62, 53. maddeleri
- 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 318 ve 5271 sayılı CMK'nın 299. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 43/1 maddesi
15. Ceza Dairesi         2018/3591 E.  ,  2020/5228 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı, basit dolandırıcılık
    HÜKÜM : 1)Sanıklar ..., ..., ... hakkında beraat
    2)Sanık ... hakkında TCK."nın 158/1.h, 53.maddeleri gereğince mahkumiyet
    3)Sanık ... hakkında TCK."nın 157/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı suçundan sanıklar ... ...ve ..."nın beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı suçundan sanık ..."in, basit dolandırıcılık suçundan sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hükümler katılan vekili ve sanıklar müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanıklar ... ve... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin, hükmedilen cezaların on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    ..."nda bulunan ve ortakları sanıklar ... ve ... olan ...isimli emlak alım satımı yapan şirketi, sanık ... ile birlikte İrlanda uyruklu sanıklar ... ve eşi ..."in yönettiği, 2006 yılı Aralık ayında katılanlar ... ve ..."nin sanıklar ... ve ... ile tanıştıkları, sanıkların ..."nda ev yaptırıp buraya yerleşme düşüncesinde olan katılanların üzerinde güven duygusu oluşturacak davranışlarda bulunup sanık ..."e yönlendirdikleri, katılanlara ... mevkiinde 583 parselde bulunan 10.056 metrekarelik bir tarlayı gösterdikleri, katılanların tarlanın yerini beğendikleri ve bu yerin 5.000 metrekarelik kısmını almak istedikleri, aralarında anlaşmaya vardıkları, ..."in kendisini mimar olarak tanıtıp, proje çizip, ...n de inşaatla ilgileneceğini söyledikleri, katılanların banka hesaplarından 21.500 Sterlin çekip sanıklar ... ve..."e verdikleri, güven ilişkisinden dolayı bir makbuz almadıkları, sonrasında aralarındaki anlaşma gereğince bu arsa üzerine yapılacak villa için ilk anlaşmada olmayan paralar talep ettikleri ve katılanların 2007 ve 2008 yıllarında değişik zamanlarda toplam 313.500 TL ödeme yapıp villa inşaatının bitmesi üzerine villaya taşınıp burada yaşamaya başladıkları, katılanların tapuyu üzerilerine almayı ve makbuzları istemelerine rağmen sanıklar... ve ..."in oyaladıkları, 03.07.2007 tarihinde bu yeri bu şirket adına sanıklar... ve ..."nın tanık ..."den satın aldığı, 16.09.2009 günü ise sanık ..."in yeri sanık ..."a, onun da 16.03.2010 günü sanık ..."ya sattığı, bu suretle sanıkların üzerilerine atılı tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
    1)Sanıklar ..., ...ve Mehmet hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik incelemede;
    Sanıklar savunması, katılanlar ve tanıklar beyanları, hukuk davaları bilgileri, banka belgeleri, ticaret sicili bilgileri ile dosya kapsamından sanıkların üzerine atılı suçun işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığına yönelik mahkemece verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, isnat edilen suçun işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ve eylemlerin suç teşkil ettiğine, eksik incelemeye, delillerin takdirine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    2)Sanık ... ve... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
    a)Söz konusu şirkette sanıklar... ve sanık ..."in eşi olan ..."nın resmi ortak olarak görünmesine rağmen, sanık ..."in, katılanlar, tanıklar Carl, Sheila beyanlarıyla şirket işleriyle ilgilendiği, kendisini mimar olarak tanıttığı, katılanların eviyle ilgili projeyi gösterdiği, şirketin kartvizitinde sanıklar... ve ..."in ismi ve numarasının yer aldığı, sanığın şirket adına hareket ettiği anlaşıldığından sanık TCK"nın 158/1-h. maddesinde düzenlenen tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılığı suçundan cezalandırılması gerekirken salt şirket ortağı olmadığı gerekçesiyle yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde suç vasfında hataya düşülmesi,
    b)Sanıkların 5237 sayılı TCK"nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla Kanun"un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş