15. Ceza Dairesi 2019/14214 E. , 2020/201 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ...nın 158/1-i, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1)Sanık ...’nın temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın, yokluğunda verilip 10/06/2013 tarihinde usulünce tebliğ olunan 22/05/2013 tarihli mahkumiyet kararına yasal süresi geçtikten sonra yaptığı, 15/04/2015 tarihli dilekçe ile vaki temyiz talebinin, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2)Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın, sanık ... ile birlikte ...Otomotiv isimli işyerinde araç alım satımı yaptıkları, aracını satmak için ilan veren katılanı arayıp aracın alımı konusunda anlaştıktan sonra temyiz dışı sanıklar ... ve ...’ın parayı bankadan çekmeye gittikleri,sanık ve ...’da katılanla araç alımı için notere gidip aracı ... adına aldıktan sonra gelen temyiz dışı sanıklar ... ve ...’ın parayı çekemediklerini söyleyip katılana senet verdikleri ancak senedi ödemedikleri ve aracı hemen başkasına sattıkları iddia edilen olayda; 5237 sayılı TCK’nın 158/1-i bendinde, serbest meslek sahibi kişiler tarafından mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi, halinin nitelikli dolandırıcılık hali olarak kabul edildiği, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65/2 maddesinde, “serbest meslek faaliyeti sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya meslek bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır” şeklinde tanımlandığı, aynı Kanun"un 66. maddesi ise “serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler serbest meslek erbabıdır” denildiği, aynı yasanın 37. maddesinin 4. bendinde ise gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleriyle uğraşanların bu işlerinden doğan kazançlarının bu kanunun uygulanmasında ticari kazanç sayılacağı belirtildiği, yasada kendi nam ve hesabına mesleğin gerektirdiği etik kurallara uygun olarak çalışması gereken kişilerin toplumda kendilerine duyulan güveni kötüye kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlemeleri hali nitelikli dolandırıcılık olarak düzenlenmiş ise de, bu bendin uygulanabilmesi için failin serbest meslek mensubu olması ve dolandırıcılık suçunu da mesleği gereği kendisine duyulan güveni kötüye kullanmak suretiyle işlemesi gerektiği, somut olayda galerici olduğu belirtilen sanığın bu görevinin serbest meslek olarak nitelendirilemeyeceği, bu nedenle sanığın eyleminin TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen uzlaşmaya tabi basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.