15. Ceza Dairesi 2019/14071 E. , 2020/225 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : TCK156/1, 52, 53. maddeleri gereği mahkumiyet (her iki sanık hakkında)
Bedelsiz senedi kullanma suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklara yüklenen bedelsiz senedi kullanma suçu nedeniyle, hükümlerden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince yeni düzenleme şekli de dikkate alınarak uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 14/01/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(Karşı Oy)
KARŞI OY
Sanık yönünde TCK 156/1 maddesinde düzenlenen bedelsiz senedi kullanma suçu 02/12/2016 tarih ve 6763 sayılı yasa ile değişiklik öncesi de uzlaşma hükümlerine tabi olup, uzlaşmanın gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkında mahkumiyet kararı verilen olayda;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25/10/2018 tarih 2018/394-478 sayılı kararında açıklandığı üzere, 6763 sayılı Kanun"un uyuşmazlık konusunu ilgilendiren fıkralarının gerekçesinde; söz konusu yasal değişikliğin uzlaştırmanın yöntemine ilişkin olduğu ve bu değişikliklerle uzlaştırma kurumunun başarısını olumsuz etkileyen sakıncaları maddesinin 18 fıkrasında ise uzlaştırma girişimi sonuçsuz kalması halinde tekrar uzlaştırma yoluna gidilemeyeceği belirtilmiştir. Bu durumda soruşturma evresinde sonuçsuz kalan uzlaştırmanın maddi ceza hukuku boyutunu ilgilendirmeyen, münhasıran uzlaştırma yöntemine yönelik olması nedeniyle usule ilişkin olduğu konusunda kuşku bulunmayan değişikliğin, derhal uygulama ilkesinin sonucu olarak önceki kanun döneminde yapılan ve tamamlanmış olan işlemlerin, sonradan yürürlüğe giren kanun bakımından da geçerliliğini koruyacak olması nedeniyle, usulüne uygun olarak yerine getirilmiş olan uzlaştırma girişimine ilişkin işlemlerin yenilenmesi gerekmediğinden, dosyanın esastan incelenerek bir karar verilmesi yerine, sanık hakkında uzlaşma yönteminin değişmesi gerekçe gösterilerek sair yönleri incelenmeden mahkumiyet hükmünün bu nedenle bozulmasına dair sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım.
Muhalif Üye
...