15. Ceza Dairesi 2013/30317 E. , 2016/4346 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157, 35/2, 50/1-a, 52/2, 54/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, yoldan geçen mağduru durdurarak elinde gösterdiği telefonu 20 TL"ye satın almak isteyip istemediğini sorduğu, mağdurun cebinden para çıkardığı sırada sanığın, mağdurun elindeki 20 TL"yi elinden çekerek aldığı ve cebinden çıkardığı torbayı eli ile karıştırarak "telefonu almak için oyun oynaman gerekiyor, oyun oynamak için de para vermen gerekiyor " diyerek mağdurun elinde kalan 15 TL parayı daha aldığı, mağdurun oyun oynamak istemediğini söylemesi üzerine 15 TL"yi iade ettiği ancak telefon ile 20 TL parayı vermediği, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik kabulde isabetsizlik görülmemiştir.
Dolandırıcılık suçlarında, hırsızlık suçundan farklı olarak, sanığın haksız menfaati hakimiyet alanına geçirmesiyle birlikte suçun tamamlandığı ve teşebbüs hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeksizin, sanığın cezasında indirim yapılarak eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “80 gün”, “20 gün” ve “400 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, “1 gün” ve “20 TL” adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.