

Esas No: 2013/31759
Karar No: 2016/6060
Karar Tarihi: 09.06.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/31759 Esas 2016/6060 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 168/2, 62, 52, 53 (iki kez) maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümleri sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 24/09/2011 günü ... Emlak isimli iş yerine gelerek mağdur ..."e kendisini muhasebecilerinin gönderdiğini, 5000 TL gelir vergisinin iade edileceğini söylediği, mağdurun babasını araması üzerine telefonla görüştüğü ve aynı şeyleri anlattığı, daha sonra telefonun kesildiğini söylediği, mağdurdan parayı alabilmeleri için son gelir vergisi olan 710 TL"yi ödemesini istediği, mağdurun sanığa inanarak bankamatikten çekip verdiği parayı alıp olay yerinden kaçtığı, sanığın aynı gün ... Kolonyaları isimli iş yerine geldiği, mağdur ..."a vergide 3.000 TL indirimleri olduğunu söylediği, bunun üzerine mağdurun iş yeri sahibi Nevzat"ı aradığı, sanığın ..."la yaptığı telefon görüşmesi sonunda ..."ın kasadaki parayı vermesini söylediğini belirterek aldattığı ve mağdurun inanarak kasada bulunan 230 TL ve üzerinde bulunan 20 TL"Yİ sanığa verdiğinin iddia edildiği olaylarda, sanığın eylemlerinin tck"nın 157. Maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçlarını oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, verilen cezaların haksız olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mükün bulunduğundan, hüküm fıkralarından 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
