19. Ceza Dairesi 2015/34126 E. , 2017/9100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında temel ceza belirlendikten sonra, sanığın katılan iki ayrı şirkete ait marka taklidi ürünlerin alım satımını yaptığı şeklindeki gerekçe ile TCK’nın 43/2. maddesinin uygulandığı anlaşılmış ise de; iddianamede müşteki olarak yanlızca... firmasının gösterildiği ve yine iddianamenin VI. bendinde açıkça “olayda, sadece bir marka aleyhine suç işlendiğinden, zincirleme suça ilişkin TCK’nın 43/1’de yer alan ağırlatıcı hükmün uygulanmasının talep edilmediği” belirtilmesine rağmen, sanık hakkında yanlızca... firmasına karşı işlediği suç nedeniyle dava açıldığı gözetilmeden ek savunma hakkı verilmesi ile yetinilerek TCK’nın 43/2. maddesi uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
1-Uzlaşma teklifinde bulunulduğu tarihte uzlaşma hükümlerinin uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde, kollukta düzenlenen matbu form üzerinde sanık uzlaşmayı kabul etmediğine dair seçeneği imzalamışsa da, bir hakkın doğmadan önce kullanılması söz konusu olamayacağından, uzlaşma teklifinin hukuken geçerli olmadığı anlaşılmakla, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7 maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK’nın 253 ve 254 maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
2-Sanık hakkında hükmolunan 1 yıl 15 gün hapis cezasının TCK’nın 49/2 maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezası olmadığı gözetilmeden, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-16.05.2013 tarihli celsede... firmasının da davaya katılmasına karar verildiği halde gerekçeli karar başlığında katılan olarak gösterilmemesi,
4-Louis Vuitton Malletier ve... firmalarının her ikisinin de davaya katılmalarına karar verildiği halde, infazda karışıklığa yol açacak şekilde tek bir katılan varmış gibi, hükmedilen maktu vekalet ücretinin “katılana verilmesine” şeklinde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın, temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 02.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.