Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2019/867 Esas 2020/5063 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/867
Karar No: 2020/5063
Karar Tarihi: 16.12.2020

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2019/867 Esas 2020/5063 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Karar, bir yağma olayıyla ilgili olarak verilmiştir. Hükümlü, diğer sanıkla birlikte katılanın elinde bulunduğunu iddia ettiği Suriye altınlarının satımı konusunda anlaşmıştır. İlk olarak İslahiye'ye, buradan da bir miktar parayı alan diğer sanıkla birlikte katılanı bir meskun mahalden uzak bir bölgeye götürmüşlerdir. Burada hükümlü, katılanın altınları getirmesi için bir miktar parayı diğer sanığa vermiştir. Bir süre sonra başlarına kadın çorabı geçirmiş ve ellerinde tüfek olan 2-3 kişi ile birlikte gelerek katılanı yere yatırıp darp etmişlerdir. Katılandan üzerinde bulunan parayı alarak kaçmışlardır. Karar, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nin 499. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nin 149/1 a-b-c-h, madde ve fıkralarında anlamını bulan “Silahla, birden fazla kişi ile birlikte, gece vakti” nitelikli yağma ve aynı kanunun 109/2, 109/3-a-b maddesinde anlamını bulan “Birden fazla kişi ile birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarını oluşturduğunu belirtmiştir. 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca önceki ve sonraki kanun hükümleri bir bütün halinde olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçları birbiri ile karşılaştırılarak sonucuna göre, lehe yasanın saptanmasının zorunlu olduğunu vurgulamıştır.
6. Ceza Dairesi         2019/867 E.  ,  2020/5063 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hükümlü ...’un elinde bulunduğunu iddia ettiği Suriye altınlarının satımı konusunda anlaştıkları katılanı, diğer sanık ... ile birlikte Kayseri ilinden alarak ilk önce İslahiye’ye, buradan araca aldıkları diğer sanık ... ile birlikte Hat...ay ili ... beldesinde meskun mahalden uzak bir bölgeye götürdükleri, hükümlü ...’un, sanık ...’tan altınları getirmesini ve katılana da parayı vermesini söylediği bunun üzerine katılanın altınları getirmesi için bir miktar parayı sanık ...’a verdiği, bir süre sonra ...’un başlarına kadın çorabı geçirmiş ve ellerinde tüfek olan 2-3 kişi ile birlikte gelerek katılanı yere yatırıp darp ettikleri ve üzerinde bulunan parayı alarak katılanı olay yerine getirdikleri araca binip kaçtıkları olayda, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nin 499. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesi; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nin 149/1 a-b-c-h, madde ve fıkralarında anlamını bulan “Silahla, birden fazla kişi ile birlikte, gece vakti” nitelikli yağma, aynı kanunun 109/2, 109/3-a-b maddesinde anlamını bulan “Birden fazla kişi ile birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarını oluşturduğu dikkate alınarak; 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca önceki ve sonraki kanun hükümleri bir bütün halinde olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçları birbiri ile karşılaştırılarak sonucuna göre, lehe yasanın saptanmasının zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 16.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş