

Esas No: 2017/1921
Karar No: 2020/562
Karar Tarihi: 13.02.2020
Tehdit yağma suçundaki değişiklikle - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2017/1921 Esas 2020/562 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit (yağma suçundaki değişiklikle)
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)UYAP sisteminden yapılan sorgulamada, sanık ...’un, 24.02.2016 tarihindeki karar oturumunda, başka suçtan Kocaeli 1 Nolu Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olduğunun anlaşılması karşısında; vareste tutulma talebi bulunmadığı halde karar oturumunda hazır bulundurulmayıp yokluğunda hükümlülüğüne karar verilerek, 5271 sayılı CMK"nin 196. maddesine aykırı davranılmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2)Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan sanıklar ... ve ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılıp raporunun aldırılmasının zorunlu olduğunun düşünülmemesi,
3)Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanıklar ... ve ... hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Yasasının 35/1. maddesi uyarınca sosyal inceleme yaptırılıp raporunun aldırılmaması ve aynı maddenin 3. fıkrası gereğince sosyal inceleme raporu aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda tartışılmaması,
4)Uygulamaya göre de;
a-Mağdur ...’ın soruşturma aşamasında alınan beyanında, temyiz dışı sanık ...’a herhangi bir borcu bulunduğundan bahsetmediği halde sanıklar ..., ... ve ...’un beyanlarında, mağdur ...’in, ...’ın daha önceden parasını çaldığına yönelik savunmaları; ... hakkında yağma suçundan takipsizlik kararı verilip Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 02.07.2015 tarih ve 2015/4369 sayılı iddianamesiyle etkili eylem suçundan kamu davası açıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Tamamı sözlü yargılamadan oluşan dosyada ortaya çıkan tüm duraksamalı durumun giderilmesi için,
Öncelikle; açılan dava dosyası celp edilip, mevcut delillerin, eldeki dosyayla bağdaşığı yönünden değerlendirilip, gereğinde ...’ın mahkeme huzurunda beyanı saptanarak sonucuna göre sanıkların eylemlerinin hukuki nitelendirilmesi yapılması gerektiğinin düşünülmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b)Sanıklar ... ve ... ve ... hakkında 26.02.2009 tarihli 5739 sayılı Yasanın 4. maddesi ile 5237 sayılı TCK.nın 50. maddesinin 6.fıkrasında yer alan "Yaptırımın" ibaresinin "Tedbirin" olarak değiştirilmesi, keza 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının değiştirilmesi ve aynı Yasa maddesinin 10.fıkrasının yürürlükten kaldırılmış olduğu hususları dikkate alındığında, infazı kısıtlar şekilde, kısa süreli hapis cezasından seçenek yaptırım olarak çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu cezanın hapse çevrileceğine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, sanığın ceza süresi bakımından kazanılmış hakkının korunmasına, 13.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
