Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7988 Esas 2016/1839 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

16 numaralı Ceza Dairesi tarafından, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan, TCK'nın ilgili maddeleri gereğince sanığın mahkumiyetine karar verildi. Ancak kararın gerekçeli bölümünde suç tarihi yanlış yazıldı, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesi ile ilgili iptal kararı da dikkate alınmadı ve sanığın sabıka kaydındaki birden fazla mahkumiyetin tekerrüre esas alınması hatası yapıldı. Bu nedenle kararın düzeltilerek onanmasına karar verildi ve TCK'nın 267/1, 268, 269/1, 53, 58, 62/1 maddeleri incelendi.

16. Ceza Dairesi         2015/7988 E.  ,  2016/1839 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin
kullanılması
Hüküm : TCK"nın 268. maddesi yollamasıyla TCK"nın 267/1,
269/1, 62/1, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “18.02.2011” yerine "17.02.2011" olarak yazılması,
2- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
3- Sanığın sabıka kaydında yer alan ve en ağır cezayı içeren .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/874 esas 2010/225 karar sayılı mahkumiyetinin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, birden fazla mahkumiyetin tekerrüre esas alınmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, kurulan hükmün bu nedenlerle 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; gerekçeli karar başlığında suç tarihine ilişkin kısımdan“17.02.2011” ibaresi çıkarılarak yerine “18.02.2011” ibaresinin eklenmesi; yine hükümdeki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi; yine hükmün 5. fıkrasından “...Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/187 esas ve 2010/70 karar sayılı ve 25.03.2010 tarihli ve dolandırıcılık suçundan 28.04.2010 kesinleşme tarihli ilamıyla erteli 10 AY HAPİS CEZASI ilamıyla ve .... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/874 esas ve 2010/225 karar sayılı ve 28.05.2010 tarihli ilamıyla ve.... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/400 esas ve 2009/198 karar sayılı ilamlarıyla” ibarelerinin çıkarılarak yerine “.... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/874 esas 2010/225 karar sayılı ilamıyla” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.