Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/35623 Esas 2019/4210 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/35623
Karar No: 2019/4210
Karar Tarihi: 25.04.2019

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/35623 Esas 2019/4210 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, dolandırıcılık suçlamasıyla yargılanan sanığın beraatına karar verdi. Dosyayı inceleyen mahkeme, müşteki vekilinin tebligatın kendisine yapılmaması nedeniyle kovuşturma sürecinde haberdar edilmediğini ve bu nedenle davanın katılımcısı olamadığını belirtti. Ancak, mahkeme, eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğunu ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığını tespit ederek, sanığın beraatına karar verdi. Kararda, Tebligat Yasası'nın 11. maddesi ve CMK'nın 260/1. maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 237/2 ve 238. maddelerine yer verildi. Bu maddeler, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiğini ve duruşmaya katılanların zarar görmesi durumunda suçtan zarar gören olarak katılma hakkı kazanabileceklerini belirtmektedir.
15. Ceza Dairesi         2017/35623 E.  ,  2019/4210 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    MÜŞTEKİ : ....
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat


    Dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Tebligat Yasası"nın 11. maddesi hükmüne göre vekille takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması gerektiği halde, duruşma gün ve saatine ilişkin tebligatın asile çıkartılması nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan müştekinin vekiline, davaya katılma olanağı tanınmadığından, kovuşturma evresinde kamu davasından usulünce haberdar edilmeyen müşteki vekilinin verilen kararı temyiz ederek katılma iradesini ortaya koyması nedeniyle, CMK"nın 237/2, 238. maddeleri uyarınca; müşteki TEB Tüketici Finansman AŞ"nin katılan, vekili Av. ..."ın da katılan vekili olarak davaya kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Katılan ile sanık arasında Tüketici Kredisi ve Rehin Sözleşmesi düzenlendiği, sanığın kredi taksitlerini vadesinde ödemediğinden katılanın alacağının muaccel hale geldiği, noter aracılığıyla sanığa ihtarname gönderildiği, borcun ödememesi nedeniyle İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğü"nün 2013/10133 Esas sayılı dosyasında taşınır rehnin paraya çevirilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, rehne konu 33 T 1430 plaka sayılı Dacıa marka aracın Korukent Mahallesi Ata Otoparkında bulunduğu ancak aracın dört adet kapı, arka bagaj, iki adet arka stop lambasının, akü, tampon, şanzıman, radyatör ve klima radyatörünün olmadığının tespit edildiği ayrıca sökülen söz konusu aksamların tekrar monte edilmesi amacıyla itina ile söküldüğü, bu durumun ise icra satış ihalesi öncesi aracın değerinin düşürülmesine yönelik olduğu, böylece ikinci satışta düşük tespit edilen değerin % 40 tutarında alınmasının amaçlandığı, bu suretle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, tanık beyanı ile tüm dosya kapsamından, eylemin hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 25/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş