Nitelikli dolandırıcılık değişen suç vasfına göre dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/8260 Esas 2019/4738 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/8260
Karar No: 2019/4738
Karar Tarihi: 06.05.2019

Nitelikli dolandırıcılık değişen suç vasfına göre dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/8260 Esas 2019/4738 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/8260 E.  ,  2019/4738 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık (değişen suç vasfına göre dolandırıcılık)
    HÜKÜMLER : 1-Sanık ... hakkında;
    a-..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..."e yönelik eylemleri nedeniyle; TCK"nın 157/1, 43/1, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (sekiz kez)
    2-Sanık ... hakkında;
    ..., ..., ..., ..., ..."e yönelik eylemleri nedeniyle TCK"nın 157/1, 43/1, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (beş kez)
    3-Sanık ... ... hakkında;
    ... ve ..."e yönelik eylemleri nedeniyle; TCK"nın 157/1, 43/1, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (iki kez)
    4-Sanık ... hakkında;
    ..., ..., ..., ... ve ..."ya yönelik eylemleri nedeniyle TCK"nın 157/1, 43/1, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (beş kez)
    sanıklar ..., ... ve ...

    Dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık ... ... müdafii ile sanıklar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dairemizce, uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiğinden bahisle hükmün bozulması üzerine, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanık ...’ün “TAUTO” (Türk Amerikan Uluslararası Ticaret Ortaklığı) adı altında ticari bir şirket kurduğunu, diğer sanıkların da muhasebecileri veya müşavirleri olduğunu belirterek katılanlarla iletişim kurduğu, sanıkların, kendilerine başvuran müşterilere uluslararası kuruluşlardan kredi çıkarmayı vaadederek katılanlardan “danışmanlık ücreti” adı altında değişik zamanlarda nakit para aldıkları, ayrıca kredi başvurusu yapılmadığı halde sanki kredi talebi olumlu neticelenmiş gibi gösterilerek katılanlardan komisyon aldıktan sonra ortadan kayboldukları, yapılan incelemede, sanıklara ait böyle bir şirketin bulunmadığının belirlendiği, böylece sanıkların eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
    1-Sanık ... hakkında katılan ... ’ya, ...’ya ve ...’a yönelik eylemler nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine, sanık ... hakkında; katılanlar ...’ya, ...’ya ve ...’a yönelik eylemleri nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine, sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’a yönelik eylemi nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine, sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’e yönelik eylemi nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine ve sanık ... hakkında katılan ...’e yönelik eylemi nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçların sanıklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Sanık ...’ün, katılanlar ...’ya, ...’ya ve ...’a yönelik atılı suçları işlediğinin sabit olduğu, adı geçen sanığın, diğer sanıklarla baştan itibaren eylem ve fikir birliği içinde hareket ettiği dikkate alınarak tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların suçların sabit olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
    2-Sanık ... ... hakkında, katılan ... ’ya yönelik eylem nedeniyle verilen mahkumiyet hükmüne, sanık ... hakkında, katılan ...’a yönelik eylem nedeniyle verilen mahkumiyet hükmü ile sanık ... ... hakkında katılan ...’e yönelik eylem nedeniyle verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık ... ...’in katılanlar ... ve ...’e, sanık ...’in, katılan ...’a karşı suç işlediğinin ispatlanamadığı, katılan beyanlarına göre, adı geçen sanıkların, diğer sanıklarla eylem ve fikir birliği içinde hareket ettiklerinin ispatlanamadığı, buna göre, sanıkların, atılı suçları işlediğine dair mahkumiyete yeter kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı dikkate alınarak, sanıkların, 5271 sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    3-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, katılanlar ... ve ...’na yönelik eylemler nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Katılanların birlikte hareket ederek sanıklarla iletişim kurdukları, sanıkların da, beraber gelen katılanlar üzerinde hileli hareketler sergileyerek haksız menfaat temin ettikleri ve bu şekilde tek bir eylemle birden fazla katılana karşı suç işledikleri dikkate alınarak, sanıkların, TCK’nın 157/1, 43/2. maddeleri kapsamında zincirleme dolandırıcılık suçun nedeniyle cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden, iki ayrı suçtan hüküm kurularak fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... ... müdafii ile sanıklar ..., ... ve ...’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 06/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş