Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/4131 Esas 2019/5345 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4131
Karar No: 2019/5345
Karar Tarihi: 13.05.2019

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/4131 Esas 2019/5345 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların eylem ve fikir birliği ile hareket ederek bir kişiyi dolandırdığı iddiasıyla nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandığı ve mahkumiyetine karar verildiği belirtilen bir mahkeme kararı bulunmaktadır. Sanıkların sahte senet düzenleyerek icra takibi yaparak haksız menfaat sağladığına dair tanık ve katılan beyanları ile dosya kapsamı delilleri bulunduğu ifade edilmiştir. Ancak, adli para cezasının belirlenmesinde haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde düzenlemeleri sadece belirli suçlarla ilgili olduğu halde bu ceza türünün belirlenmesinde de kullanıldığı ve bu nedenle hükümlerin düzeltildikten sonra onanacağı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: TCK’nın 158/1-d, h, 62, 52/2-4, 53, 61/8, 158/1-e, f, j, k ve l, 5237 sayılı TCK, 5320 sayılı Kanun, 1412 sayılı CMUK.
15. Ceza Dairesi         2017/4131 E.  ,  2019/5345 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK’nın 158/1-d, h, 62, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (Ayrı ayrı)

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanıklar hakkında, sahtecilik suçundan zamanaşımı süresi içinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür.
    Sanıkların, eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle katılan aleyhine 200.000 TL bedelli sahte senet tanzim edip bu senedi icra takibine koyup katılan aleyhine haksız menfaat temin etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanıklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 61/8. maddesi hükmü karşısında, adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik arttırma ve indirimlerin gün üzerinden yapılması ve sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması sonucu cezanın belirlenmesi gerektiği halde gün olarak belirlenen adli para cezasının temel cezanın belirlenmesinden hemen paraya çevrilerek, indirimin bu miktar üzerinden yapılmış olması ve haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde adli para cezasının belirlenmesine ilişkin kuralın TCK’nın 158/1-e, f, j, k ve l. maddelerinde belirtilen suçlarla sınırlı olduğu gözetilmeden, TCK’nın 158/1-d, h fıkraları gereğince hüküm kurulurken, adli para cezasının haksız menfaatin iki katına yükseltilmek suretiyle fazla adli para cezası tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkralarından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılarak, yerine, “sanıkların 5.000 gün adli para cezasıyla cezalandırılmalarına, aynı Kanun"un 62. maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak 4166 gün adli para cezasıyla cezalandırılmalarına ve aynı Kanun"un 52. maddesi gereğince günlüğü 30.00 TL"den hesap edilmek suretiyle netice olarak 124.980 TL adli para cezasıyla cezalandırılmalarına” cümlelerinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş