Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/37801 Esas 2020/11359 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/37801
Karar No: 2020/11359
Karar Tarihi: 11.11.2020

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/37801 Esas 2020/11359 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/37801 E.  ,  2020/11359 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1- TCK"nın 158/1-f-son, 43/1, 62, 52/2-4 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
    2- TCK"nın 204/1, 43/1, 62 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, daha önceden iş ortağı olan katılana ait üç adet çek yaprağını bir şekilde ele geçirerek bunları 08/12/2008, 20/12/2008, 07/01/2009 keşide tarihli ve 5.000’er TL bedelli olacak şekilde düzenleyip katılan adına imzalamak suretiyle satın aldığı mallar karşılığında alacaklılarına verdiği, bu şekilde atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;
    Sanığın savunmalarında, suça konu çekleri katılan ile ortak işlettikleri marketin faaliyeti kapsamında, katılanın da bilgisi ve rızası dahilinde toptancılara verdiğini beyan etmesi, bu beyanına istinaden Yargıtay 23. Ceza Dairesi’nin 01/10/2015 tarihli bozma ilamı doğrultusunda, katılan ile sanığın ortak işlettikleri marketin belge ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda düzenlenen 08.12.2016 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu 3 adet çekin birlikte işletilen marketin ticari ilişiği bulunan ya da borcuna mukabil keşide edildiğine dair herhangi bir bilgi ya da evrak tespit edilemediğinin belirtilmesi; ancak, işletmeye ait ticari defterlerin bulunmaması nedeniyle, söz konusu tespitin mahkemeye sunulan belge, bildirim, beyanname ve faturalarla sınırlı olarak yapılması, suça konu çeklerin ciro bilgilerinin karalanmış olması, katılan çekler karşılığında ödeme yaptığını beyan etmiş ise de, kime ödeme yaptığı hususunda bir bildirimde bulunamaması karşısında, dolandırıcılık suçunda unsur olan hilenin, gerçek kişiye yöneltilmesi ve hataya düşülerek onun veya bir başkasının mal varlığı aleyhine, failin kendisine veya başkalarının yararına haksız bir menfaat sağlaması gerekmekte olup, hilenin sanığın çekleri verdiği kişi ya da kişilere yöneltilmiş olması ve nitelikli dolandırıcılık suçunun mağdurlarının da bu kişiler olacağı gözetilerek, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, suça konu çeklerin arka yüzlerinin bankaya ibrazı anında alınan fotokopilerinden ciro silsilesi takip edilerek, sanığın suça konu çekleri kime, hangi hukuki ilişki kapsamında ve hangi tarihlerde verdiği, alışverişi kiminle ve nasıl yaptığı, çekleri ticari alışveriş sırasında mı yoksa sonrasında mı verdiği, alışveriş anında çekin verileceği konusunda bir anlaşmalarının bulunup bulunmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması, sanığın hangi aşamada kime karşı dolandırıcılık suçunu işlediğinin ve bu çekleri farklı tarihlerde farklı kişilerle yaptığı alışverişler için verip vermediğinin kesin olarak tespit edilmesi, sonrasında toplanan bütün delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda oluşacak yeni duruma göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    Bozmaya konu edilen Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 19.01.2012 tarih ve 2010/450 E-2012/26 K sayılı ilk hükmünde, sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan neticeten 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 25.000 TL adli para cezasına hükmolunduğu ve bu hükmün yalnızca sanık tarafından temyiz edildiği dikkate alınarak; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesine aykırı olarak ceza miktarı yönünden kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden, sanık hakkında 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 31.240 TL adli para cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş