

Esas No: 2018/4857
Karar No: 2020/11427
Karar Tarihi: 11.11.2020
Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/4857 Esas 2020/11427 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanıklar hakkında; CMK"nun 223/2-a maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat
Güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların ayrı ayrı beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların katılana ait iş yerinde teknik eleman olarak çalıştıkları, 05/10/2009 tarihinde işten ayrılmalarına rağmen, katılanın müşterisi olan ... isimli şahsın yanına gelerek katılan adına sahip oldukları yetkiler halen devam ediyormuşçasına katılana olan borcunu söz konusu şahıstan tahsil ettikleri bu suretle sanıkların güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkında ""Güveni Kötüye Kullanma"" suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın üzerine atılı ""Güveni Kötüye Kullanma"" suçunun cezasının miktarı ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, maddesinde öngörülen olağan zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu ve zamanaşımını kesen en son işlemin de sanık hakkında yapılan 03/02/2011 tarihli sorgu işlemi olduğu, 8 yıl olan olağan dava zamanaşımının sorgu tarihinden, inceleme tarihine kadar dolmuş olduğu anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık ... hakkında ""Güveni Kötüye Kullanma"" suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, uzlaştırma sağlanamadığına ilişkin rapor ve tüm dosya kapsamına göre; katılanın 22/10/2010 tarihli duruşma beyanında sanıkların çalıştığı dönemde sanıklara teslim etmiş olduğu tahsilat makbuzlarını, işlerine son verdikten sonra teslim aldığını belirtmesi ve bu nedenle katılan tarafından sanıklara teslim edilmiş bir mal bulunmadığı anlaşılmakla, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin sanığın beraatine ilişkin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin eksik incelemeye ve hükme yönelik ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkındaki hükmün ONANMASINA, 11.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
