MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52, 53 md. uyarınca mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 30/05/2017 tarihli bozma ilamı doğrultusunda dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği, ancak uzlaştırmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede:
Sanığın, müştekiyi davasını halledeceği konusunda inandırarak ve İstanbul Adliyesinde avukatların geçtiği yerden müştekiyi akrabam diyerek geçirip müştekide güven tesis ettiği, müştekiden Avukat ... adına vekaletname alarak ve dava dosyasının işlemlerinde kullanılmak üzere çeşitli tarihlerde ve çeşitli miktarlarda paralar alarak müştekinin Düzce 2.Asliye Hukuk Mahkemesindeki davasını halledeceği konusunda güven oluşturup iradesini sakatlayarak hileli hareketlerle çeşitli miktarlarda parasını almak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, sanığın tevil yollu ikrarı, katılan beyanları, tarafların uzlaşamadıklarına dair 17/01/2017 tarihli uzlaşma raporu ve dosya kapsamına göre; sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında, aleyhe bozma yasağı gözetilerek TCK.’nın 43.maddesinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma sonrası yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 16/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.