Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılığa teşebbüs - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/31469 Esas 2020/12065 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/31469
Karar No: 2020/12065
Karar Tarihi: 14.12.2020

Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılığa teşebbüs - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/31469 Esas 2020/12065 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların, işverenleri olan bir şirkete yönelik yapılan SGK denetimleri sırasında, çalışmadıkları halde çalıştı gösterildiği iddiasıyla nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarından yargılandığı bir davada, mahkeme sanıkların beraatına karar vermiştir. Temyiz sürecinde ise, beraat hükümleri katılan vekili tarafından temyiz edilmiş ancak suçların yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle mahkeme kararı onanmıştır. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 207/1 maddesi (özel belgede sahtecilik), 66/1-e ve 67/4 maddeleri (olağanüstü dava zamanaşımı süresi) ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK'un 317, 321 ve 322. maddeleri belirtilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2017/31469 E.  ,  2020/12065 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılığa teşebbüs, özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat

    Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."nin işvereni olduğu... İnş. Taah. Müt. Taş. İth. İhr. San. ve Tic Ltd Şti"ne yönelik yapılan SGK denetimleri sırasında incelenen bilgilerine göre diğer sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve Selim Topelel isimli şahısların fiilen bu şirkette çalışmadıkları halde çalıştı gösterildiği, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;
    1-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Mahkemece katılan vekiline hükümlerin 06/06/2016 tarihinde tefhim edilmesine rağmen, katılan vekilinin sanık ... yönünden 1412 sayılı CMUK"un 310/1 maddesinde belirtilen bir haftalık süre geçtikten sonra 31/07/2014 tarihinde temyiz inceleme başvurusunda bulunduğu anlaşılmakla, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz itirazının incelenmesinde:
    Sanıkların üzerine atılı TCK"nın 207/1 maddesinde düzenlenen özel belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve üst sınırı itibariyle, aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olarak tespit edilen sanık ... için 27/10/2007, sanık ... için 02/08/2008, sanık ... için 01/12/2006 , sanık ... için 04/07/2008, sanık ... için 01/12/2006, sanık ... için 01/12/2006 tarihleri ile inceleme tarihleri arasında dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    3-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz itirazının incelenmesinde:
    Sanıkların savunmaları, tanık anlatımları, SGK kontrol memurluğu raporu ile tüm dosya kapsamına göre suça konu iş yerinin gerçek bir iş yeri olması, işe giriş bildiriminde bulunulan kişilerin isim ve adres bilgilerinin Sosyal Güvenlik Kurumu"na bildirilmiş olması, ilgili kurumun mevzuatı gereği söz konusu işyeri üzerinde denetim yetkisinin bulunması, sanıkların kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kişilerin sigorta primlerini katılan kuruma yatırmış olmaları halinde 5510 sayılı Kanun"un 89. maddesince primlerin irat kaydedileceği, katılan kurum tarafından yapılan suç duyurusunda katılan kurumun somut bir zararının bulunmadığının bildirilmiş olması karşısında, mahkemece sanıklara yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmadığı ve sanıklara atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanıklara atılı suçların yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçların yasal unsurlarının oluştuğuna, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş