Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/37161 Esas 2020/12430 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/37161
Karar No: 2020/12430
Karar Tarihi: 16.12.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/37161 Esas 2020/12430 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların bir dolandırıcılık olayına karıştığı iddiasıyla yargılandıkları ceza davasında, sanık ... hakkında verilen beraat kararı temyiz edilmiştir. Mahkeme, sanığın dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına dair delillerin varlığı nedeniyle beraatına karar vermiştir. Temyiz incelemesi sonucunda bu kararın isabetli olduğu kabul edilerek, beraat hükmü onanmıştır.
Ancak, diğer sanık hakkında verilen beraat kararı temyiz edilerek incelendiğinde, eksik inceleme sonucunda hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Sanığın suçu işlemediği iddiasına karşılık maddi gerçeğin tespiti için canlı teşhis ve diğer delillerin değerlendirilmesinin yapılması gerektiği belirtilerek, hüküm kanuna aykırı bulunmuştur. Bu nedenle, sanık hakkındaki beraat kararı isteme aykırı olarak bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi ve 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değiştirilmiş hali.
15. Ceza Dairesi         2017/37161 E.  ,  2020/12430 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ...’ün, önceden tanıştığı sanık ...’a kendisini ...olarak tanıttığı, acil paraya ihtiyacı olduğunu, altın bozdurmak istediğini söylediği, bunun üzerine sanık ...’un işvereni olan mağdura, sanık ...’ü göstererek “teyzemin oğlu olur, hastam var, teyzemin oğlu ile Diyarbakır’a para göndereceğim” dediği, mağdurun da “bugün pazar, hiçbir kuyumcu bugün açmaz, ancak sen bizim işçimizsin, sana yardımcı olalım, sana ihtiyacın olan parayı verelim, altınları yarın bozdurursun, benim paramı ödersin” diyerek, 2.500,00 TL’yi verip 4 adet bileziği kasaya emanet olarak koyduğu, mağdurun ertesi gün sanık ... ile birlikte bilezikleri bozdurmak üzere kuyumcuya gittiğinde altınların sahte olduğunu öğrendiği, sanık ...’un, diğer sanık ...’ü ulusal bir gazetede hakkında çıkan haberde yer alan fotoğrafından teşhis ettiği, sanıkların bu suretle üzerlerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
    1- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık savunması, mağdur beyanı ile tüm dosya kapsamına göre sanık ...’un, diğer sanığın yönlendirmesi ile sahte altınları mağdura verdikten sonraki gün mağdur ile birlike kuyumcuya altınları bozdurmak için gittiği, bir kimsenin sahte olduğunu bildiği altınları bozdurmak için kuyumcuya gitmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanık ...’un mağdura verilen altınların sahte olduğunu bildiği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçelerine dayanan mahkemenin beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, O yer Cumhuriyet savcısının atılı suçun sübut bulduğuna yönelik temyiz itirazının reddi ile hükmün ONANMASINA,
    2- Sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık ...’ün savunmalarında atılı suçu işlemediğini, sanık ... ve mağduru tanımadığını ifade etmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti ve atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşup oluşmadığının belirlenmesi bakımından, öncelikle, sanık ... ve mağdur ile sanık ...’ün duruşmada hazır edilip canlı teşhis işleminin yaptırılması, bunun mümkün olmaması durumunda sanık ...’ün teşhise elverişli fotoğrafları sanık ... ile mağdura gösterilerek fotoğraf üzerinden teşhis işlemi yaptırıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sanığın beraatine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş