15. Ceza Dairesi 2017/34192 E. , 2020/12883 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK"nın 204/1, 43, 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyetine
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 158/1-e, 43, 168/2, 62, 52-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyetine
Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafisi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin ‘’12/11/2007’’ olarak gösterilmesi gerekirken,’’2007’’ olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Sanığın, Gürsoy İnşaat Mermer Ltd Şti."nin 2003 yılından beri muhasebe işlerini yaptığı, şirkete ait mermer fabrikasında temyiz dışı sanıkların fiili olarak çalışmadığı halde çalışıyormuş gibi sigorta bildirimlerini yaptığı, bu suretle üzerine atılı suçları işlediğinin iddia olunduğu somut olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun 5237 sayılı TCK"nın 204/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun"un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 12/11/2007 suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı
Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Söz konusu iş yerinin idare ve vergi mevzuatına uygun kurulmuş bir iş yeri olması, ilgili kurumun mevzuatı gereği söz konusu iş yeri üzerinde denetim yetkisinin bulunması, sanığın kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak, engelleyecek mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kişilerin sigorta primlerini katılan kuruma yatırmış olmaları halinde 5510 sayılı Kanun"un 89. maddesi gereğince, primlerin irat kaydedileceği, aynı Kanun"un 96. maddesi gereğince, yapılan sağlık harcamalarının geri alınacağının düzenlenmiş olması karşısında, sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyeti yönünde hüküm tesisi;
Kanuna aykırı olup, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.