Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3256 Esas 2019/83 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3256
Karar No: 2019/83
Karar Tarihi: 29.01.2019

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/3256 Esas 2019/83 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar birlikte hareket ederek, borçtan kurtulmak amacıyla çekleri başkasına imzalatıp ödemeden men talimatı vererek nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddiasıyla hüküm giymişlerdir. Ancak mahkemece, suça konu çeklerin kredi kullandırılması sırasında mı yoksa kredi kullandırıldıktan sonra mı teminat olarak alındığının tespiti yapılmamış ve zincirleme suç hükümleri de uygulanmamıştır. Ayrıca adli para cezası tayininde belirli kriterler gözetilmemiş ve suç vasfında da yanılgıya düşülmüştür. Bu nedenlerle, hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekilde belirtilmiştir: TCK 158/1-f, 52/2, 158/1-f-son, 62, 53.
15. Ceza Dairesi         2017/3256 E.  ,  2019/83 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Ayrı ayrı; TCK"nın 158/1-f, 52/2, 158/1-f-son, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hükmolunan ceza miktarlarına nazaran sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    Sanık ..."nun yetkilisi olduğu ... Yapı Sanayi Mümessillik ve Tic.Ltd.Şti.isimli şirketin, katılan ... Bankasından aldığı kredi borcuna teminat oluşturmak maksadıyla katılan bankaya, sanık ..."ün abisi olan sanık ... ve babası oan ..."nun yetkilisi oldukları ... İnşaat isimli şirkete ait 20.12.2008 keşide tarihli, 3651787 seri numaralı ve 20.000 TL bedelli ve 13.01.2009 keşide tarihli, 4213621 seri numaralı ve 10.000 TL bedelli iki adet çeki verdiği, çeklerin ibrazında rıza dışında elden çıkması nedeniyle verilen ödemeden men talimatından dolayı ödeme yapılmadığı, bu suretle sanıkların birlikte hareket ederek borçtan kurtulmak amacıyla çekleri başkasına imzalatıp sonrasında da ödemeden men talimatı vererek atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia olunduğu olayda;
    a- Katılan bankaca 03/01/2008 tarihinde ... şirketine 350.000 TL kredi kullanıldığının belirtilmiş olması nedeniyle, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkartılması açısından; suça konu çeklerin katılan bankaya önceden doğan borç ilişkisi nedeniyle verilip verilmediğinin tespiti açısından mahkemece, katılan bankadan suça konu çeklerin kredi kullandırılması sırasında mı yoksa kredi kullandırıldıktan sonra mı teminat olarak alındığının tespiti, eğer çeklerin kredi kullandırıldıktan sonra alınması halinde önceden doğan borç ilişkisinin varlığının kabulü ile dolandırıcılık suçunun oluşmayacağının gözetilmesi gerektiği, ayrıca bankadan söz konusu kredi borcunu karşılayan başkaca kefalet, ipotek, teminat vs. verilip verilmediğinin ve verilmiş ise bu teminatların kredi borcunu karşılayıp karşılamadığının araştırılarak sanıkların suç kastıyla hareket edip etmediklerinin değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tespit edilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kabule göre de;
    b- Sanıkların, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılana karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    c- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (i) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, temel cezanın eksik olarak belirlenmesinden sonra bu cezanın doğrudan haksız menfaat miktarının iki katına çıkartılması suretiyle adli para cezası tayin edilmiş olması,
    d-Sanıklara atılı eylemin TCK"nın 158/1-j maddesi kapsamında kaldığı gözönüne alınmaksızın suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK"nın 158/1-f maddesinden hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine, 29/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş