Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/14681 Esas 2019/164 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/14681
Karar No: 2019/164
Karar Tarihi: 30.01.2019

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/14681 Esas 2019/164 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, resmi nikahlı evli iken, eşi olan “…ten vefat eden babası…”dan kalan yetim maaşını alabilmek için muvazaalı olarak boşandığı iddiasıyla nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanmıştır. Ancak, mahkeme sanığın boşanmasından sonra kiminle yaşayacağının sosyal güvenlik sisteminde bir hak ve ödemeye bağlanamayacağına karar vermiştir. Bu nedenle, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ve suçu işlemediğine yönelik kabul edilmiştir. Mahkeme, Anayasa, AİHS ve kanuni düzenlemeler dikkate alınarak verilen beraat kararını uygun bulmuştur. Kanun maddeleri olarak CMK'nın 223/2-b-c maddeleri belirlenmiştir.
15. Ceza Dairesi         2017/14681 E.  ,  2019/164 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : CMK"nın 223/2-b-c maddeleri uyarınca beraat


    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
    Sanığın resmi nikahlı evli iken, eşi olan ..."ten vefat eden babası ..."dan kalan yetim maaşını alabilmek için 07/11/2008 tarihinde muvazaalı olarak boşandığı, ancak aynı evde birlikte yaşamaya devam ettikleri, SGK"dan maaş almak suretiyle haksız menfaat temin ettiği bu suretle sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
    Sanık savunması, katılan vekili beyanı ile tüm dosya kapsamına göre, mahkeme tarafından tüm vatandaşların kendi hür iradeleri ile yaşam biçimlerini ve şekillerini tayin etme ve bu şekilde yaşama haklarının anayasal güvence altında olduğu, kişilerin resmi bağıt ile evlenme veya sonlandırmasının da yasalarla tayin edildiği, bekar sıfatında olan tüm bireylerin yaşamına kiminle ve nerede devam edeceğine dair karar verme yetkisinin de yine vatandaşlık hakkından kaynaklı olarak bireyin vazgeçilmez haklarından olduğu, düzenleme ile ölüm aylığı alınmasında bu şekilde usule aykırılıklar düşünülüyor ise bunun çözümünün anayasal güvence altındaki hak ve özgürlüklere müdahale etmek şeklinde tezahür edemeyeceği ve gerektiğinde bu durumun yeni yasal düzenlemelerle şartlarının değiştirilebileceği; ancak yargılama konusu olaylarda sanığın boşanmasından sonra kiminle yaşayacağının sosyal güvenlik sisteminde bir hak ve ödemeye bağlanamayacağı, böylece sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ve sanığın atılı suçu işlemediğine yönelik kabulde, Anayasa, AİHS ve kanuni düzenlemeler dikkate alındığında, bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve eksik inceleme sonucu verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 30/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş