1. Ceza Dairesi 2017/1458 E. , 2018/4603 K.
"İçtihat Metni"Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama ve benzeri suçlardan Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/12/2012 tarihli ve 2012/959 değişik iş sayılı içtima kararı ile 14 yıl 12 ay hapis cezasına hükümlü ..."in, bu cezasının infazı aşamasında, adı geçen hükümlü hakkında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 06/09/2016 tarihli müddetnameye yönelik itirazın kabulü ile şartlı tahliye tarihinin 22/11/2018 olarak düzeltilmesine ilişkin Diyarbakır (kapatılan) 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/11/2016 tarihli ve 2008/282 esas, 2009/292 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/01/2017 tarihli ve 2017/2 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.09.2007 tarih ve 214-181 sayılı ve 17.04.2004 tarih ve 32-97 sayılı kararlarında belirtildiği gibi infaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek yapılan incelemede,
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 12/07/2012 tarihli ve 2012/3731-5741 sayılı, 21/12/2011 tarihli ve 2011/7864-8174, 29/12/2014 tarihli ve 2014/6170-6688 sayılı ilamlarında yer alan "765 sayılı TCK"nun 30/1. maddesi, muvakkat cezalar, gün, ay ve sene hesabıyla tatbik olunur. Bir gün 24 saat, bir ay 30 gündür. Sene resmi takvime göre hesap edilir, şeklinde düzenlenmiştir. 5237 sayılı TCK"nun 61/6. maddesi ise, hapis cezasının süresi, gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün 24 saat; bir ay 30 gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adli para cezası için bir Türk Lirasının arta kalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez şeklinde düzenlenmiştir. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler karşısında; müddetlerin hesabında yılın resmi takvim yılı olarak belirlenmesi, Şubat ayının 29 gün olduğu artık yılların da 1 yıl olarak hesap edilmesi gerekmektedir." şeklindeki açıklamalar karşısında hükümlünün müddetnamesi tanzim edilirken yıl hesabında Şubat ayının 29 gün olduğu yılların da 1 yıl olarak dikkate alınması gerekeceği, aksi halde eksik infaza neden olunacağı cihetle, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05.05.2017 gün ve 94660652-105-27-1773-2017-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/01/2017 tarihli ve 2017/2 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.