

Esas No: 2018/3327
Karar No: 2018/4604
Karar Tarihi: 12.11.2018
Taksirle öldürme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2018/3327 Esas 2018/4604 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : TCK"nun 85/1, 22/3, 62/1. maddelerine göre 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."in maktul ..."e yönelik bilinçli taksirle ölüme neden olma suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin itiraz merciinin esas yönünden denetim yapmasının hatalı olduğuna, eksik incelemeye, sübuta, basit taksir hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık ..."in polis memuru olup olay tarihinde evrak dağıtım işlerinde görevli olması nedeniyle olay yerinde bulunduğu, bu sırada karşılıklı olarak kalabalık iki grup arasında bıçak, sopa ve demir çubukların kullanıldığı kavga olayının yaşandığı, sanığın kavga eden her iki gruba hitaben kavgayı sonlandırmaları hususunda ihtarda bulunduğu, ancak buna rağmen kavganın sonlandırılmadığı, bunun üzerine sanığın üzerinde bulunan tabancasını çekerek kavgayı sonlandırma amacıyla havaya doğru ateş ettiği, sanığın yaptığı atış sonrasında silahının tutukluk yapması üzerine de söz konusu tutukluğu gidermeye yönelik olarak silahın namlusu yere paralel olacak şekilde doldur-boşalt uygulaması yaptığı, bu sırada silahın ateş alması üzerine de kavga eden grubun içinde olan maktulün sırtına isabet eden ve göğüs bölgesinden çıkan tek mermi isabetine bağlı olarak öldüğü olayda;
Sanığın karşılaşmış olduğu ve işlenmeye devam eden suçla ilgili olarak 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanununun ek 4. maddesi kapsamında suça elkoyma ve işlenmesinin devamını engelleme konusunda görevli ve yetkili olduğu, aynı Kanunun 16. maddesi uyarınca da görevinin gereklerine uygun şekilde hareket ederek kavga eden gruba ihtarda bulunduğu ve ihtarın devamında da silah kullanma yetkisini kullandığı, bu kapsamda kanunun hükmünü yerine getiren sanığın eyleminin TCK"nun 24/1. maddesi kapsamında olduğu ancak sanığın, olay sırasında dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak namlusu kavga eden gruba doğrultulmuş halde bulunan ve o haldeyken patlaması sanık tarafından öngörülebilir nitelikte olan tabancasındaki mekanik arızayı gidermeye çalıştığı sırada tabancanın patlaması ve maktulün isabet alıp ölmesi ile sonuçlanan eyleminin TCK"nun 24. maddesini de kapsayan aynı Kanunun 27/1. maddesi uyarınca ceza sorumluluğunu kaldıran nedenlerde sınırın kast olmaksızın aşılması niteliğinde olduğu ve bu nedenle TCK"nun 22/3. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 85/1 ve 62. maddeleri uyarınca kurulan hükümde ceza indirimi öngören TCK"nun 27/1. maddesinin son cümlesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 12/11/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.
Hizmetlerimiz
Kurumsal
