

Esas No: 2018/459
Karar No: 2019/224
Karar Tarihi: 31.01.2019
Nitelikli dolandırıcılık değişen suç vasfına göre hukuki alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/459 Esas 2019/224 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık (değişen suç vasfına göre hukuki alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık)
HÜKÜM : TCK’nın 159/1, 62 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hukuki alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanın, Bartın Merkezde Pepsi Cola Bayiliği yaptığı, iş bu bayiliği ... ve ... tarafından ortaklaşa kurulan ... Ticaret isimli işyerine devretmek istediği, bu konuda taraflar arasında anlaşmanın sağlandığı, yapılan anlaşmaya göre alınan mal bedelleri karşılığında katılanın Pepsi Cola kaşeli çeklerinin mal alımının yapılacağı şirkete verileceği ve çeklerin 75.000 TL olarak doldurulup çek bedellerinin ... Ticaret isimli işyeri tarafından katılana ödemesinin yapılacağı, bu kapsamda aralarında suça konu çekin de bulunduğu 10 adet çekin ... Ticaret isimli işyerinin ortaklarından ..."ya verildiği, söz konusu çeklerin katılan tarafından sadece imza kısımlarının imzalanıp Pepsi Cola firmasının ve katılanın kaşesinin basılarak tesliminin yapıldığı, ... Ticaret isimli işyerinin ortağı ..."ın eşi olan sanığın söz konusu çeklerden Z 3428958 seri numaralı suça konu çeki hukuka aykırı bir şekilde ele geçirdikten sonra veriliş amacı dışında 975.000 TL bedelli olarak lehdarı kendisi olacak şekilde düzenleyerek icra takibine koymak suretiyle haksız yarar sağlamaya çalıştığı, bu suretle teşebbüs aşamasında kalan nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporları, icra dosyası, banka cevabi yazıları ile oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, katılandan hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil etmek amacıyla sahte olarak düzenlediği suça konu çeki katılan aleyhine icra takibine koyarak üzerine atılı hukuki alacağın tahsili amacıyla dolandırıcılık suçunu işlediğine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın, suça konu çeki icra takibine koymasına rağmen ilgili icra dosyasında katılan aleyhine fiili haciz işlemi yapılmaması karşısında, eylemin TCK’nın 35. maddesi uyarınca teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeden, tamamlanmış suçtan hüküm kurularak sanık hakkında fazla ceza tayini,
2- Sanığın suç tarihi itibariyle daha önce hapis cezasına mahkum edilmediği ve 65 yaşından büyük olduğu dikkate alınarak, hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, aynı maddenin 1.fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında yazılı şekilde hapis cezasına hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 31/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
