15. Ceza Dairesi 2018/7774 E. , 2019/317 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : a- TCK’nın 204/1, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
b- TCK’nın 158/1-d, 168/2, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."ün, temyiz dışı diğer sanık ..."la birlikte katılanın işyerine giderek nakliye olup olmadığını sordukları, sanık ..."nın, ... adına düzenlenmiş olan sahte nüfus cüzdanı, sürücü belgesi ve taşıt kullanım belgesini katılana ibraz ettiği ve... plakalı aracına nakliye için yük istediği, katılanın da, Adıyaman Besni ilçesinde bulunan ... isimli şahsa gönderilmek üzere 9.850 kg toz şeker ve 5 ton bulgur yükü olduğunu söylediği, daha sonra sanıkların yükü teslim alarak, götürmesi gereken yerden başka bir yere götürdükleri, burada... plakalı başka bir araca yükleme yapılırken yakalandıkları, böylece sanığın resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
11/05/2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının 11/05/2018 tarihinde dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
5237 sayılı TCK’nın 158/1-d maddesi gereğince temel ceza belirlenirken, hapis cezasının yanı sıra adli para cezasına da hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın suçun sabit olmadığı gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 04/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.