

Esas No: 2015/3757
Karar No: 2015/5266
Karar Tarihi: 19.10.2015
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3757 Esas 2015/5266 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet (resmi belgede sahtecilik), beraat (nitelikli dolandırıcılık)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’ın, hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraat kararı verilen eşi ... ile birlikte ... Bankası ... Şubesi ile akdetmiş oldukları 24.09.2007 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesi uyarınca kullandıkları kredi teminatı olarak sanık ...’ın alacaklısı ve birinci cirantası kendisi, borçlusu ... olarak gözüken üç adet bono tanzim ederek bankaya verdiği, yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde bahse konu senetlerde yer alan keşideci imzasının ...’a ait olmadığı ve bu suretle sanığın sahte senetleri kullanmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul olunan olayda;
1) Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararlarına ilişkin sanıklar müdafiinin sanıklar lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması gerekçesiyle yapmış olduğu temyiz başvurusunun incelenmesinde;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "Sanık ..."in kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2.200 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık ..."e verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
a) Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamın, 3167 sayılı Kanun"un 16/1. maddesinde öngörülen suçtan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olması ve 5941 sayılı Kanun"un 03.02.2012 tarih ve 6273 sayılı Kanun ile değişik 5. maddesinde öngörülen müeyyidenin, idari yaptırıma dönüşmesi dikkate alınarak, sanık hakkındaki mahkumiyet kararının tekrar suç işlemeyeceği konusunda oluşan olumlu kanaat nedeniyle ertelendiği de göz önünde bulundurulup sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b) Kabule göre de;
Hapis cezası ertelenen sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının "kısmen veya tamamen" infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ihtarı yerine, ertelenen cezanın "tamamen yerine getirilmesine" karar verileceğinin belirtilmesi suretiyle TCK"nın 51/7. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
