Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/1547 Esas 2019/745 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1547
Karar No: 2019/745
Karar Tarihi: 14.02.2019

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/1547 Esas 2019/745 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kuyumcu dükkanı işleten sanığın, birkaç kişiden altın ve döviz alarak bunları kaybetmesiyle ilgili davanın kararını verdi. Beraat eden sanığın avukatlık ücreti olarak 1.500 TL ödenmesine karar verildi. Kararda, sanığın atılı suç yönünden kastının bulunmadığı, ticari borç ilişkisi olduğu ve suçun unsurlarının oluşmadığına dair gerekçeler belirtildi. Ayrıca, kararda eksiklikler ve yanlışlıklar olduğu ve bu eksikliklerin düzeltilmesi gerektiği belirtildi. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'un 321. maddesi gereği karar bozuldu ​​ve düzeltilerek onandı. Kanun maddeleri: CMK 223/2-c, CMK 223/2-e, 1136 sayılı Kanun'un 168. maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2018/1547 E.  ,  2019/745 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Beraat

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar ... ve ... vekilleri ile sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık müdafiinin temyiz istemini vekalet ücretiyle sınırlandırdığı anlaşılmakla bu kapsamda yapılan incelemede;
    Babasına ait ""Kutlular Kuyumcusu"" isimli kuyumcu dükkanını işleten sanığın, olay tarihinden bir süre önce katılan ..."dan 26.000 TL, katılan ..."tan 1991 gr karşılığı 63.730 TL değerinde has altın, katılan ..."den 620,55 gr karşılığı 19.857 TL tutarında 22 ayar bileziği işletmek amacıyla aldıktan sonra ortadan kaybolarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından, sanık ile katılanlar arasında üzerine atılı suçun unsurlarını oluşturacak şekilde ticaret ilişkisinin bulunmadığı, altın ve dövizlerin katılanlar tarafından kısa vadede iade edilmek üzere sanığa ödünç olarak verildiği, sanık ile katılanlar arasındaki alış verişin borç mahiyetinde bulunduğu, borcun ödenmemesi nedeni ile katılanların haklarını hukuk mahkemesinde talep edebilecekleri nazara alındığında, atılı suç yönünden kastının bulunmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin sanığın beraatine ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin ve katılanlar ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-) Sanık hakkında her bir katılana yönelik eyleminden dolayı ayrı ayrı cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmasına karşın, tek bir hüküm kurulmak suretiyle infazda duraksamaya neden olunması,
    2-) Sanığın suç kastının bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği belirtildiği halde, hükümde CMK"nın 223/2-c maddesi yerine anılan Yasanın 223/2-e maddesiyle uygulama yapılması,
    3-) 1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5.fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin ve katılanlar... ve ... vekillerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından "sanığın atılı suç yönünden kastının bulunmadığı anlaşılmakla CMK 223/2-e maddesi gereğince beraatine" cümlesinin çıkartılarak yerine "sanığın atılı suç yönünden kastının bulunmadığı anlaşılmakla CMK 223/2-c maddesi gereğince ayrı ayrı beraatine" cümlesinin ve hükmün ilgili kısmına "sanık kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 1.500 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş