15. Ceza Dairesi 2017/24841 E. , 2019/766 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Katılan şirkette sanıkların plasiyer satış elemanı olarak görev yaptıkları, çalıştıkları süre zarfında satışını yaptıkları mallara ilişkin bir kısım bilgileri farklı tarihlerde el terminaline değişiklik yaparak girdikleri ve katılan şirketi toplam 847.499.07 zarara uğratarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia edilen somut olday;
Mali müşavir ve bilgisayarcı tarafından düzenlenen 12/05/2010 tarihli ve sayıştay uzman denetçileri ve bilişim uzmanı tarafından düzenlenen 07/10/2013 ve 23/01/2014 tarihli bilirkişi raporlarında özet olarak, satış temsilcisi olarak görev yapan sanıkların, müşteriden yaptıkları tahsilatların önemli bir bölümünü el terminallerinde açık hesap (veresiye satış) gösterdikleri, dolayısıyla da yaptıkları tahsilatın tamamını gün sonunda aldıkları tahsilat raporunda göstermedikleri, daha sonraki günlerde yaptıkları satışlar sonrasında düzenledikleri tahsilat raporlarında açık hesap bakiyesini (0) veya olduğundan daha düşük göstermek sureti ile önceki açık hesap bakiyesini kapattıkları veya azalttıkları, dolayısıyla da eylemlerini gizledikleri, satış temsilcisi olarak görev yapan sanıkların bu şekilde işlem yapmak sureti ile katılan şirkete ait toplam 847.499,07 TL"yi mal edindikleri şeklinde kanaat bildirildiği halde, raporda belirtilen, tahsilat yapılmasına rağmen veresiye satış olarak gösterilen işlemlerin muhatabı olan müşterilerin beyanlarına başvurularak, satış işlemlerinin peşin mi veresiye mi yapıldığı, peşin yapıldı ise paranın kime verildiği hususu sorulmadan ve bilirkişi raporlarına itibar edilmeme nedeni karar yerinde tartışılmadan eksik inceleme ve gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.