

Esas No: 2017/30445
Karar No: 2019/774
Karar Tarihi: 14.02.2019
Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/30445 Esas 2019/774 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)
Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin, resmi belgede sahtecilik suçu yönünden suça konu ortaklar kurulu kararının tanzim tarihi olan 19/01/2006; nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden ise, icra takibine başlandığı 10/04/2006 tarihleri olması gerektiği halde, 03/10/2006 olarak yazılması ve suç adının nitelikli dolandırıcılık yerine dolandırıcılık şeklinde yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hataları olarak kabul edilmiştir.
Sanığın, müşteki ... ile ortak olduğu şirketi adı geçen müşteki ile birlikte temsile yetkili iken, karar defterinde şirketi temsil ve ilzam yetkisinin münferiden kendisine ait olduğuna dair sahte ortaklar kurulu kararı oluşturarak ticaret sicil müdürlüğüne bildirip ilanını sağladığı, bu kayıtları gerekçe göstererek yetkilisi olduğu şirketle daha önce ticari ilişki içinde bulunan katılan şirket ... Madencilik Ltd. Şti tarafından şikayetçi ...’a yapılan ödemelerin geçersiz olduğunu öne sürüp söz konusu şirket hakkında icra takibi başlatarak haksız para tahsiline yönelik hileli hareketlerde bulunduğu, bu suretle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraate ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunmaları, şikayetçi, katılan ve tanık beyanları, kriminal rapor, taraflar arasında açılmış hukuk davaları ve icra dosyaları ile oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut delil bulunmadığı gerekçesine dayanan sanığın beraatine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin herhangi bir gerekçeye dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraate ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
19/01/2006 olan suç tarihinden, temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’ nın 66/1-e ve 66/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
