15. Ceza Dairesi 2017/4054 E. , 2019/1012 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : Beraat
Bedelsiz senedi kullanma suçundan, sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinin, bedelsiz kalan senetlerin icraya verildiği “04/02/2009” olmasına rağmen, gerekçeli kararda “03/08/2011” tarihinin suç tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Katılanın sanıktan 550 TL karşılığında 1 sene sonra ödemek kaydıyla 2 adet çekyatı satın aldığı, teminat olarak sanığın müştekiden imzalı olarak boş senet aldığı, bu senedi hukuki ilişkinin tarafı olamayan ... Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketini lehtar göstererek 25/12/2008 vade tarihli 550 TL meblağlı doldurduktan sonra Halk Bankası"na ciro ettiği, ödeme yapılmaması sebebiyle Halk Bankası 04/02/2009 tarihinde Ankara 26. İcra Müdürlüğü"nde senedin icra takibine konu edildiği, katılanın 27/01/2009 ve 20/04/2009 tarihlerinde iki taksit halinde sanığa senet borcunu posta çeki hesabı marifetiyle ödediği,icra takibi kapsamında Kiraz İcra Müdürlüğü"nün 2012/412 talimat sayılı dosyası ile haciz işleminin gerçekleştirildiği olayda; sanığa yüklenen ve TCK 156. madde de düzenlenen “bedelsiz senedi kullanma” suçunun takibinin şikayete bağlı bulunduğu, TCK 73. maddesinde de şikayet süresinin “fiil ve failin öğrenildiği günden itibaren 6 ay” olduğu ve şikayetin süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının yargılama şartı olarak kabul edildiği, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, suça konu senet ile ilgili olarak sanık tarafından icra takibi başlatıldığı ve ödeme emrinin de katılana 24/04/2010 tarihinde tebliğ edildiği, dolayısıyla katılanın en geç bu tarihte bedelsiz kalan senedin aleyhine olarak icra takibine konulduğunu öğrenmiş sayılacağı, bu şekilde yapılan icra takibinden haberdar olan katılanın, altı aylık şikayet süresi geçtikten sonra 03/08/2011 tarihinde sanık hakkında şikayetçi olduğu anlaşıldığından, şikayetin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam etmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince
uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322/1 maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının süresinde şikayette bulunulmadığından DÜŞMESİNE, 20.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.