15. Ceza Dairesi 2017/2036 E. , 2019/1438 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık
HÜKÜM : 1)TCK"nun 155/2, 168/1, 43, 62, ve CMK"nun 231. maddeleri gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması
2)TCK" nun 157/1, 43/1, 62, 51, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler katılan vekili ve sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın katılan şirkette işe alım ve özlük işleri uzmanı olarak görev yaptığı ve 2010 yılı itibariyle şirket tarafından kendisine tevdii edilen harcırah ödemelerini muhtelif şirket çalışanları hesabına yatırdığı, ardından çalışanlardan bu tutarları geri aldığı, şirket veznesinden tahsil ettiği maaş haciz kesintilerini icra dosyalarına yatırmak yerine tasarrufta bulunduğu ve kendi uhdesinde tutmak suretiyle haksız kazanç edindiği, kendi ihtiyacı doğrultusunda çalışanların hesaplarından fazladan ücret kesintisi yaptığı ve ardından şirketten ek ödeme talebinde bulunarak bakiye tutarlarını kapattığı, bu suretle atılı dolandırıcılık ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia edilen olayda;
1)Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
5271 sayılı CMK"nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
1)Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Sanığın iddianamede atılı eylemlerinin katılan şirkete yönelik olmasından dolayı suçtan zarar görenin de hizmet ilişkisi içerindeki katılan şirket olduğu, bu nedenle eyleminin bir bütün halinde zincirleme şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, bu konuda da ayrıca hüküm kurulduğu anlaşıldığından, atılı dolandırıcılık suçundan beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.