Gece vakti hırsızlık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6504 Esas 2019/1593 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6504
Karar No: 2019/1593
Karar Tarihi: 04.03.2019

Gece vakti hırsızlık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6504 Esas 2019/1593 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Suça sürüklenen çocuklar geceleyin hırsızlık yapmışlardır. Mahkeme, 142/1-a, 143, 31/2, 62, 50/3 ve 52/2-4. maddeler gereğince suça sürüklenen çocukların mahkumiyetine karar vermiştir. Suçun geceleyin işlenmesi nedeniyle, dava zamanaşımı süresinin hesaplanmasında, suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerinin de göz önünde bulundurulacağı belirtilmiştir. Hapis cezasının üst sınırı suç tarihinde yürürlükte olan aynı kanunun 143. maddesi gereğince 6 yıl 8 ay olduğundan, zamanaşımı sürelerinin gerçekleşmediği belirlenmiştir. Suça sürüklenen çocuk ...’ın farklı yargı çevresinde bulunduğu ancak bozma ilamının lehine olduğu, savunma hakkının kısıtlanmadığı, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmediği belirtilmiştir. Mahkeme, suça sürüklenen çocukların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarını reddetmiş ve hükümlerin onanmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri: TCK’nın 142/1-a, 143, 31/2, 62, 50/3 ve 52/2-4. maddeleri.
15. Ceza Dairesi         2018/6504 E.  ,  2019/1593 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Gece vakti hırsızlık
    HÜKÜM : 1-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında; TCK’nın 142/1-a, 143, 31/2, 62, 50/3 ve 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
    2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında; TCK’nın 142/1-a, 143, 31/3, ve 62. maddeleri gereğince mahkumiyet


    Hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocukların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Suça sürüklenen çocukların hırsızlık suçunu geceleyin işlemiş olmaları karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.09.2013 tarih ve 2013/2-499-375 sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK’nın 66. maddesinin 3. fıkrasında dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâllerinin de göz önünde bulundurulacağı belirtilmiş olup, buna göre dava zamanaşımının hesaplanmasında esas alınacak hapis cezasının üst sınırının suç tarihinde yürürlükte olan aynı kanunun 143. maddesi gereğince 6 yıl 8 ay olacağı da dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-d maddesi gereğince zamanaşımı sürelerinin gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede;
    Suça sürüklenen çocukların, olay günü gece saat: 01.00 sıralarında Mustafa Kemal ilköğretim okulunun arka penceresinden içeri girerek hırsızlık yaptıkları anlaşıldığından, mahkemece verilen mahkûmiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Suça sürüklenen çocuk ...’ın, hükmün verildiği sırada farklı yargı çevresinde bulunan Siverek ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olması ve bozma ilamı öncesi ile sonrasında savunmasının alınması yanı sıra bozma ilamının lehine olması nedeniyle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun’un 326/2. maddesi gereğince gıyabında dahi hüküm verilebileceğinin anlaşılması hususları birlikte değerlendirildiğinde, savunma hakkının kısıtlanmasından söz edilemeyeceğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocukların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 04.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş