Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28918 Esas 2019/1754 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/28918
Karar No: 2019/1754
Karar Tarihi: 06.03.2019

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28918 Esas 2019/1754 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraatine karar verirken, görevi kötüye kullanma suçundan TCK’nın 257/2, 43/1, 62/1, 51/1 maddelerine göre mahkumiyet hükmü vermiştir. Sanığın katılana ait şirketin avukatlığını yaptığı ve icra takibinin borçlusundan haricen 1000 TL tahsil ettiği ancak şirkete teslim etmeyerek uhdesinde tuttuğu, bazı icra takiplerinin işlemden kaldırılmasına sebep olarak görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilmiştir. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık beraat etmiştir. Görevi kötüye kullanma suçunda ise sanığın savunması inkar yönlü olmakla beraber, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı için beraat yerine mahkumiyet hükmü verilmiştir. Kanun maddeleri ise TCK’nın 257/2, 43/1, 62/1, 51/1 maddeleridir.
15. Ceza Dairesi         2017/28918 E.  ,  2019/1754 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : a- Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunda beraat
    b- Görevi kötüye kullanma suçundan TCK"nın 257/2, 43/1, 62/1, 51/1 maddeleri gereğince mahkumiyet


    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından, görevi kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, katılana ait şirketin avukatlığını yaptığı, icra takibinin borçlusundan haricen 1000 TL tahsil ettiği halde şirkete teslim etmeyerek uhdesinde tuttuğu ayrıca icra takiplerinin bazılarından katılanın bilgisi ve talimatı olmadan feragat ettiği, bazı icra takiplerini ise işlemsiz bırakmak suretiyle takiplerin işlemden kaldırılmasına sebep olduğu, bu suretle görevi kötüye kullanma ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
    1- Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
    Sanığın inkara yönelik savunmasının aksine, üzerine atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    2- Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;

    Sanığın alınan savunmasında, söz konusu icra takiplerini, katılanın sözlü talimatları doğrultusunda takip etmeyip feragat ettiğini söylemesi, sanığın 2006- 2011 yılları arasında katılana ait şirketin avukatlığını yaptığı ancak dosya masrafları ve vekalet ücretini alamadığı için istifa ettiği ve sonrasında şirketten olan alacaklarına karşılık çok sayıda alacak davası açarak kazandığı, bu sebeple sanık ile katılan arasında husumet olduğu, ayrıca takipsiz bırakılan icra takiplerinin çoğunluğunun 2008 ve 2009 yıllarında işlemden kaldırıldığı, buna rağmen katılanın, sanığı azletmediği dosya kapsamından anlaşıldığından, katılanın soyut iddiası dışında sanığın mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması karşısında, sanığın üzerine atılı görevi kötüye kullanma suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/03/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş