1. Ceza Dairesi 2017/111 E. , 2017/785 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK"nun 81/1, 35/1-2, 29, 62, 53/1. maddeleri gereğince 8 yıl 9 ay hapis cezası
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."ın mağdur ..."ı kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul edilmiş, takdire ve tahrike ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin eksik incelemeye, subuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre, sanık ..."ın pala ile, yanında bulunan şüphelilerden birinin bıçak ile ve diğerinin ise tabanca ile mağdur ..."a saldırdıkları, elinde tabanca bulunan şüphelinin tabancayı ateşlemeden kabzası ile kafasına vurduğu ve sabit iz oluşturacak şekilde yaraladığı, sanık ... ve diğer şüphelinin, mağdurun 4 adet kesici delici alet yaralanmasından, occipital bölgede ve sağ uyluk arka kısımda sebebiyet verdikleri yaraların yaşamını tehlikeye sokmayacak, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğu ancak sol lomberde omentuma kadar uzanan dışarı prolabe olmasına neden olan yaralanmasının ise yaşamını tehlikeye soktuğunun anlaşıldığı, mağdurdaki yaralanmalardan sadece bir tanesinin hayati tehlike oluşturduğu, engel bir durum olmadığı halde sanığın ve diğer şüphelilerin eylemlerine kendiliğinden son vererek kaçtıklarının anlaşıldığı olayda, sanığın kastının öldürmeye yönelik olduğu hususunun şüpheli kaldığının anlaşılması karşısında, kasten yaralama suçundan TCK 61 maddesi uyarınca temel cezanın neticeye etkili olacak şekilde belirlemek suretiyle hüküm kurulması yerine yazılı şekilde suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek kasten öldürmeye teşebbüs suçundan karar verilmesi,
2-TCK"nun 53. maddesi ile yapılan uygulamada, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren kısmi iptal kararı doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 14/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.