1. Ceza Dairesi 2016/3509 E. , 2017/926 K.
"İçtihat Metni"
Örgüt marifetiyle ve örgütün faaliyetleri çerçevesinde bir kimseyi fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek suçundan hükümlü ...’in, cezalarının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 99. maddesi uyarınca 48 yıl 144 ay hapis cezası olarak içtima edilmesine, aynı Kanunun 107/4-e maddesi uyarınca neticeden 32 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/03/2010 tarihli ve 2010/256 değişik iş sayılı içtima kararını müteakip, infazda tereddüt hasıl olması nedeniyle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine hükümlü hakkındaki içtimalı 48 yıl 144 ay hapis ve 24 kez 1.240.00 Türk lirası adli para cezalarının 32 yıl olarak birlikte toplanarak infaz edilmesine ilişkin Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/03/2015 tarihli ve 2015/303 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
765 sayılı Türk Ceza Kanununun cezaların içtimasını düzenleyen 68-77. maddelerinde mahkemelerce verilen tüm cezaların toplanmasında üst sınır belirlenmiş iken 5275 sayılı Kanunun sadece koşullu salıverilme hükümlerini düzenleyen 107. maddesinin 3. ve 4. fıkralarında koşullu salıverilme için infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre yönünden üst sınır düzenlendiği ancak ne içtimayı düzenleyen 99. maddesinde ne de diğer hükümlerinde 765 sayılı Kanunun içtimayı düzenleyen maddelerinde olduğu gibi koşullu salıvermeye tabi olan/olmayan tüm cezaların içtimasında bir üst sınır belirlenmediği, dolayısıyla sanığın işlediği birden fazla suçtan dolayı verilen cezaların bir üst sınır olmaksızın hepsini çekmesi gerektiği, hükümlünün suç tarihlerinin 01/06/2005 tarihinden sonra olması nedeniyle 5275 sayılı Kanunun 106/7 maddesinde yer alan “7)Adlîpara cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazla hükümle adli para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.” ve 106/9. maddesindeki adli para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve bunun infazında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz...” hükümleri de dikkate alındığında, hükümlünün içtima edilen hapis cezalarının 45 yıl 144 ay olarak kalması, adli para cezasından çevrilme birden fazla hapis cezalarının da bu sürenin üzerine ayrıca eklenerek infaz edilmesi gerektiği, koşullu salıverilme süresinin içtima olarak gösterilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan Kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 27/07/2015 gün ve 94660652-105-07-8585-2015- E.15464/50234 sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/03/2015 tarihli ve 2015/303 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/03/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.