

Esas No: 2017/28736
Karar No: 2020/9128
Karar Tarihi: 24.09.2020
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28736 Esas 2020/9128 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan ayrı ayrı mahkumiyetleri ve sanık ...'ın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti onanmıştır. Ancak, sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükmü, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle bozulmuş ve zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. Sanık ...'ın adli para cezasıyla ilgili olarak ise hükmün tamamen çıkartılmadığı ve yeterli gerekçe gösterilmediği için bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 204/1-3, 62/1 ve 53 maddeleri: Resmi belgede sahtecilik suçu
- TCK'nın 158/1-d, 62/1, 52/2 ve 53 maddeleri: Nitelikli dolandırıcılık suçu
- TCK'nın 43/1 maddesi: Tehdit suçu
- TCK'nın 272/2, 66/1-e ve 67/4 maddeleri: Yalan tanıklık suçu ve cezaları
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK"nın 204/1-3,62/1 ve 53 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet(ayrıca sanık ... Hakkı hakkında TCK"nın 43/1 maddesinin tatbiki)
2-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan,TCK"nın 158/1-d,62/1,52/2 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıklar, nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükümleri, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklardan ..."nın, “1299 doğumlu ... oğlu ...” isimli büyükbabasının ölümü nedeni ile “... Mah. 1177 ada 140 ve 141 parsel numaralı” taşınmazları miras yolu ile intikali sağlanmadığı için, diğer sanıklar ... ve ... ile aynı fikir ve eylem birliği içerisinde birlikte hareket ederek, taşınmazların maliki olan büyükbabası ile kendi babası olan “1953 doğumlu İmam ... "ün” nüfus kayıtlarında aynı isim ve soy ismi taşımaları ve kendi babasının nüfustaki baba isminin “...”, suça konu taşınmazların malikinin baba isminin “...” olmasını fırsat bilerek, murisin taşınmazlarını tapuda isim tashihi yolu ile babasına ait olduğuna dair gerçeğe aykırı mahkeme kararı ile birlikte miras yolu ile ele geçirip üçüncü şahıslara satarak haksız menfaat temin etmeye karar verdiği, bu kapsamda sanık ... nın, suça konu taşınmazlardaki malikin baba ismini tashih ettirmek maksadıyla Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde davalı Şahinbey 2. Tapu Müdürlüğü"ne karşı “Tapu kayıt tashihi davası” açtığı, diğer sanıklar ... ve ..."i de davada tanık olarak dinlettiği, 20/04/2007 tarihli duruşmada sanıklar ... ve ..."in gerçeğe aykırı olarak suça konu taşınmazın sanık ... ...ya ait olduğu yönünde beyanda bulundukları, mahkemenin de sanık ... "nın talebi ve tanıkların beyanları üzerine aynı tarihte Mehmet ...nın babası ... olan baba adını ... olarak tashihine karar verdiği, bu şekilde sanık ... ...nın suça konu parsellerin mirasçısı olduğu, daha sonra tapuda üçüncü şahıslara satarak devrettiği ve satış bedelini aldığı, bu suretle sanıkların kanun hükmü gereğince sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge niteliğinde olan içeriği itibari ile gerçeği yansıtmayan sahte mahkeme kararını vücuda getirilmesini sağladıkları, ayrıca sanık ... ...nın Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin kararına dayanarak tapuda taşınmazın devir senedinin düzenlenmesine sebebiyet verdiği, yine sanık ... ...nın sahte oluşturduğu resmi belgelerle kamu kurumu niteliğindeki adliye mahkemesi ve tapu memurluğunu aracı kılarak suça konu taşınmazları satmak suretiyle haksız menfaat temin ettiği, bu surette sanık ... ...nın zincirleme şekilde kanun hükmü gereğince sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge oluşturmak suretiyle resmi belgede sahtecilik ile nitelikli dolandırıcılık suçlarını, sanıklar ... ile ..."in ise kanun hükmü gereğince sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge oluşturmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği kabul olunan somut olayda,
1-Sanıklar ... ile ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurularının incelenmesinde;
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 08/01/2008 tarihli iddianamesi ile, sanıklar ... ile ... hakkında “Resmi belgede sahtecilik” ve “Yalan Tanıklık” suçlarından kamu davası açıldığı, mahkemece sanıkların eylemi kül halinde kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgede sahtecilik suçu olarak sabit görülmüş ise de, dosya kapsamında sanıkların Gaziantep 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nde diğer sanık ... ...nın “Tapu kayıt tashihi davasında” tanık olarak görev yaptıkları, dosyada alınan beyanlarında davaya konu taşınmazları bildikleri ancak malinin baba ismini tam olarak bilmedikleri yönünde beyanda bulundukları, söz konusu tanık anlatımlarının tek başına mahkeme hakimini bağlamadığı gibi taşınmazın gerçek malikini araştırma yükümlülüğünü de ortadan kaldırmadığı, bu nedenle eylemde resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının bulunmadığı, oluşan eylemin sübut bulduğunda kül halinde “yalan tanıklık” suçunu oluşturduğu, ancak sanıkların eylemine uyan yalan tanıklık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 272/2, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihleri ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanığın suçtan kurtulmaya yönelik soyut savunmaları, katılan beyanları, tanık anlatımları, Gaziantep 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"ne ait dava dosyaları, tapu kayıtları, veraset ilamı ile tüm dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına sanık ... Hakkı müdafisinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Sanığın, içeriği itibari ile sahte mahkeme kararı ile bu mahkeme kararına dayanılarak oluşturulmuş sahte tapu kaydını kullanmak sureti ile gerçekte muris büyükbabası adına kayıtlı iki parsel taşınmazı kamu kurumu olan mahkeme ve tapu sicil müdürlüğünü araç olarak kullanıp tapuda babası adına kayıt ettirerek üçüncü sahıslara satmak suretiyle haksız menfaat elde ettiği, sanığın suçtan kurtulmaya yönelik çelişkili soyut savunmaları, katılan beyanları ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçu işlediği yönünde mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ... Hakkı müdafisinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
-Sanık hakkında hükmolunan hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün ilgili kısımlarında yer alan "1500 gün", “30.000.TL” ve “25.000.TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla "5 gün", “4 gün” ve "80 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
