15. Ceza Dairesi 2020/1356 E. , 2020/9223 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçlarından dolayı Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/11444 sırasına kayden yürütülen soruşturma sırasında, 16/09/2019 tarihinde gecikmesinde sakınca bulunan hal nedeniyle şüpheli ..."in iş yerinde yapılan arama neticesinde ele geçirilen makinelere el konulmasının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 127/3. maddesi gereğince onaylanması talebinin kabulüne dair Tarsus 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 18/10/2019 tarihli ve 2019/2783 değişik iş sayılı kararma karşı şüpheli müdafii tarafından yapılan itirazın kabulüne, el koyma kararının kaldırılmasına ilişkin merci Tarsus 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28/10/2019 tarihli ve 2019/2979 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 13/02/2020 gün ve 94660652-105-33-18355-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/02/2020 gün ve 2020-22826 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, şüpheli hakkında dolandırıcılık suçundan soruşturma yürütüldüğü ve bu suç neticesinde elde ettiği iddia edilen makinelere, arama neticesinde el konulduğu, el koyma kararına itiraz nedeniyle, Tarsus 2. Sulh Ceza Hakimliğince "...dosyada şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair kuvvetli şüphe uyandıran somut bir delil bulunmaması, el konulan eşyaların üzerine atılı suçtan elde edildiğine dair somut bir delil bulunmaması, şüpheliler hakkında yargılama yapılır ise yapılacak yargılama sonucunda el konulan eşyaların müsadere edileceğine dair kuvvetle muhtemel bir delilin bulunmaması, bu haliyle hukuki bir uyuşmazlığın söz konusu olduğundan..." gerekçesiyle itirazının kabulüne, el koyma kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 123. maddesinde yer alan "(1) İspat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan malvarlığı değerleri, muhafaza altına alınır. (2) Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya elkonulabilir." ve 127. maddesinde yer alan "(l)Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlileri, elkoyma işlemini gerçekleştirebilir. (2)Kolluk görevlisinin açık kimliği, elkoyma işlemine ilişkin tutanağa geçirilir. (3)Hâkim kararı olmaksızın yapılan elkoyma işlemi, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, ispat aracı olarak yararlı görülen ve gerçeğin ortaya çıkarılması için gerekli olduğu anlaşılan makinelere el konulmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, talebin reddine karar verilmesi gerekirken, "şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dajr kuvvetli şüphe uyandıran somut bir delil bulunmaması..." gerekçesiyle kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Her ne kadar şüphelilerin önceden karşılıksız olduğunu bildikleri çekleri kullanmak suretiyle piyasada çok sayıda dolandırıcılık eylemleri olduğu ve müştekilere ait henüz vadesi gelmemiş olan çekler ile alınan makinelere bu sebeple el konulması ve bunun onaylanması kararlarının doğru olduğundan bahisle sonradan merci tarafından verilen elkoymanın kaldırılması kararına itiraz edilmiş ise de ; talimat evrakındaki vade tarihlerine göre el koyma tarihine kadar vadesi gelmiş ve karşılıksız işlemi yapılmış bir çek bulunmadığı nazara alındığında merci değerlendirmesi yerinde olduğundan Tarsus 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28/10/2019 tarihli ve 2019/2979 değişik iş sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan talebin REDDİNE, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.