Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/1515 Esas 2020/9230 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1515
Karar No: 2020/9230
Karar Tarihi: 05.10.2020

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/1515 Esas 2020/9230 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dolandırıcılık suçuyla ilgili olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz eden müştekiler, şüphelilerin NMR Gayrimenkul isimli şirket ile bağlantılarının araştırılması ve tüm delillerin incelenmesi gerektiği belirterek itirazlarının reddedilmesi üzerine kanun yararına bozma talebinde bulundu. Yapılan incelemede, eksik inceleme nedeniyle müştekilere yönelik dolandırıcılık eyleminin kanıtlanması için gerekli olan incelemelerin yapılmadığı tespit edildi ve İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/3297 sayılı değişik iş sayılı kararı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi gereğince BOZULDU. Kanun Madde 160'a göre Cumhuriyet savcısının ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermesi, Kanun Madde 170/2'ye göre suçun işlenmiş olduğuna dair yeterli şüphe oluştuğunda iddianame düzenleyerek kamu davası açması gerektiği, aksi halde ise Kanun Madde 172'ye göre kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği belirtilmektedir.
15. Ceza Dairesi         2020/1515 E.  ,  2020/9230 K.

    "İçtihat Metni"




    Dolandırıcılık suçundan şüpheliler ... ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/04/2019 tarihli ve 2018/37322 soruşturma, 2019/32195 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/3297 sayılı değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/03/2020 gün ve 94660652-105-34-18679-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18/03/2020 gün ve 2020-35939 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda, müştekilerin İstanbul ili Şişli ilçesi Duatepe Mahallesinde yapılacağı söylenen inşaattan ev aldıklarını ve para verdiklerini, ancak kendilerine dairelerinin teslim edilmediğini ve şüpheliler tarafından dolandırıldıklarını özetle ifade ederek şikâyetçi olmalarını müteakip, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, ".. atılı suçun kast unsuru yönünden oluşmadığı anlaşıldığı..." gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, müştekilerin dilekçelerinde ve şüpheli ...’nın ifadesinde belirttiği NMR Gayrimenkul isimli şirketin yetkilileri araştırılarak şüpheliler ile inşaat yapımı konusunda bir bağları olup olmadıklarının tespiti amacıyla tanık olarak beyanlarının alınması, şüphelilerin kastının tespiti amacıyla inşaat yapılacağı söylenen arsa sahibinin tespiti ile tanık olarak beyanının alınması, şüpheliler tarafından inşaat yapım faaliyetine girişilip girişilmediğinin belirlenmesi, şüpheliler hakkında benzer suçtan dolayı başka soruşturmaların bulunup bulunmadığının araştırılması ve bu doğrultuda tüm delillerin incelenmesi ve sonucuna göre şüphelilerin hukukî durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken, eksik soruşturmaya ve değerlendirmeye dayalı verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın belirtilen gerekçelerle kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/3297 sayılı değişik iş sayılı kararının bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Şüpheliler hakkında müşteki ..." a yönelik eylemleri nedeniyle de kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ve bu müştekinin vekili tarafından süresi içerisinde itiraz edildiği halde merci tarafından bu konuda bir inceleme yapılmadığı ve karar verilmediği anlaşılmış olup, bu konuda her zaman inceleme yapılabileceği ve karar verilebileceği tespit edilerek yapılan incelemede ;
    Müşteki Zehra"nın İstanbul ili Şişli ilçesi Duatepe Mahallesinde yapılacağı söylenen inşaattan ev aldığını ve para verdiğini, ancak dairenin teslim edilmediğini ve şüpheliler tarafından dolandırıldığını özetle ifade ederek şikâyetçi olmasını müteakip, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, ".. atılı suçun kast unsuru yönünden oluşmadığı anlaşıldığı..." gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, dilekçelerde ve şüpheli ...’nın ifadesinde belirttiği NMR Gayrimenkul isimli şirketin yetkilileri araştırılarak şüpheliler ile inşaat yapımı konusunda bir bağları olup olmadıklarının tespiti amacıyla tanık olarak beyanlarının alınması, şüphelilerin kastının tespiti amacıyla inşaat yapılacağı söylenen arsa sahibinin tespiti ile tanık olarak beyanının alınması, şüpheliler tarafından inşaat yapım faaliyetine girişilip girişilmediğinin belirlenmesi, şüpheliler hakkında benzer suçtan dolayı başka soruşturmaların bulunup bulunmadığının araştırılması ve bu doğrultuda tüm delillerin incelenmesi ve sonucuna göre şüphelilerin hukukî durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, itirazın reddine ilişkin İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/07/2019 tarihli ve 2019/3297 sayılı değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş