15. Ceza Dairesi 2020/1464 E. , 2020/9256 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan şüpheliler ... ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Malkara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 28/08/2019 tarihli ve 2019/1636 soruşturma, 2019/1108 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Tekirdağ 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 01/10/2019 tarihli ve 2019/2124 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25/02/2020 gün ve 94660652-105-59-18879-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/02/2020 gün ve 2020/27533 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, müştekinin şikayeti üzerine yapılan soruşturma sonucunda, "...biçerdöverin satış ve rehin sözleşmelerinin 13/08/2018"de yapıldığı, satış sözleşme tescilinin 28/02/2019 tarihinde yapılıp, rehin sözleşmesi tescil ettirilmeyerek 01/03/2019"da ..."ya biçerdöverin satışı gerçekleştiği, rehin sözleşmesinin ve sonraki satışın yapıldığı zaman aralığının altı aydan fazla olduğu ve rehin sözleşmesinin her iki tarafının da bu süre zarfında tescil ettirmeyerek ihmali olarak hareket ettiği, satış işlemi ile rehin sözleşmesinin yapıldığı zaman aralığının kısa olması halinde aldatma kastının düşünülebileceği ve kamu kurumlarını aracı kılmak suretiyle dolandırıcılık suçunun oluşabileceği, bu haliyle müşteki vekilinin başvurusuna konu olayda soruşturulması ve kovuşturulması gerekir bir suç unsurunun bulunmadığı, olayın hukuki mahiyette kaldığı..." gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; şüphelilerin ifadelerinin alınması, Aksaray 3. Noterliğinin 13384 yevmiye numaralı rehin sözleşmesi uyarınca rehin alacaklısı olan... isimli şahsın tanık olarak dinlenmesi, Aksaray 3. Noterliğinin 13383 yevmiye numaralı iş makinası satış sözleşmesi gereğince satıcı olan ... isimli kişinin tanık olarak dinlenmesi, Aksaray 3. Noterliğinin 13384 yevmiye numaralı rehin sözleşmesinin Ziraat Odası Başkanlığına bildirilip bildirilmediğinin tespiti sonrası, sonucuna göre hukuki durumun takdir ve tayini gerekirken, şüphelilerin ifadesi dahi alınmadan ve herhangi bir soruşturma işlemi yapılmaksızın, eksik soruşturma ile verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın bu yönden kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şüphelilerden ... ve ..."ın iştirak halinde ..."ndan 2018 yılında noterde satın aldıkları ve ... lehine noterde rehin sözleşmesi ile rehnedilen biçerdöverin satış ve rehin tescili için katılan ... odasına başvurmaları gerekirken bunu yapmadıkları, elektronik ortamda kayıt olmamasından da faydalanarak aylar sonra oda başkanını arayıp gerek olduğunu belirtip acele olarak satış işlemini tescil ettirip, diğer rehin sözleşmesini tescil ettirmeden başkalarına sattıkları, ancak kendilerinin fiilen kullanmaya devam ettiği ve maksatlarının aracı rehinden kurtarmak olduğu, daha sonra ... soyadlı birilerinin odayı araması ile durumun ortaya çıktığı ve lehine rehin yapılan kişininde bu işlemden dolayı odaya dava açmaya hazırlandıklarını, şüphelilerin aceleye getirip hileli hareketlerle aracı rehinsiz satıp haksız menfaat temin ettiklerinin iddia edildiği olayda ; aracın noterlikte devralındığı ve rehnedildiği ... ve..."nun beyanlarına başvurulmadan, noterlikte yapılan sözleşmelerin odaya bildirilip bildirilmediği hususu araştırılmadan, şüphelilerin iddialara dair savunmalarının alınıp kast değerlendirmesi yapılmadan eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, itirazın reddine ilişkin Tekirdağ 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 01/10/2019 tarihli ve 2019/2124 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.