15. Ceza Dairesi 2020/3971 E. , 2020/9268 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : CMK"nın 223/2-a maddesi gereği ayrı ayrı beraat
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın .... Ltd. Şti. unvanlı şirketin %25 hissedarı olduğu, diğer hissedarların ise ... ve katılan ... olduğu, aynı zamanda sanığa, şirketin işlerini takip etmesi için şirket yetkilisi ... tarafından verilmiş vekaletnamenin bulunduğu, ..."ın 24/08/2007 tarihinde geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldığı ve hastanede yoğun bakımda kaldıktan sonra 30/09/2007 tarihinde öldüğü, ..."ın hastanede kaldığı süre içerisinde sanığın 24/09/2007 tarihli karar ile diğer ortak katılan ... ile şirket genel kurulunu toplanmış göstererek ...."ın yerine imza atarak kendisini on seneliğine müdür olarak atadığı, yine 12/02/2010 tarihli toplantıda ..."a ait payların veraset ilamına göre katılanlara intikal ettiğine ilişkin karardaki katılanlar .... ve .... ait imzaların katılanlara ait olmadığı, şirket kasasında para olması gerekirken ortada herhangi bir para bulunmadığı, sanığın şirketin paralarını şahsi işlerinde kullandığı, ayrıca şirketten ayrılırken şirkete ait çekleri alarak götürdüğü, bu suretle atılı suçları işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, katılanların beyanları, bilirkişi raporları, ticaret sicil kayıtları ile tüm dosya kapsamına göre sanığın şirketin parasını kişisel harcamalarına kullandığına dair soyut iddia dışında delil bulunmaması, yine sanığın almış olduğu çekleri şirketin doğalgaz borcunu kendi kredi kartı ile ödemesinin karşılığı olarak almış olduğunu savunması ve buna ilişkin doğalgaz ödemelerinin de yer aldığı kredi kartı ekstrelerini sunması, suça konu 24/09/2007 tarih ve 12/02/2010 tarihli kararlarda şirket işlerinin yürütülmesine yönelik ve fiili durumu yansıtan mahiyeti itibariyle sahtecilik kasıt ve iradesinin mevcut olmadığının anlaşılması karşısında, bu gerekçelere dayanan mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, mahkumiyete yeter kesin delil bulunmadığı ve yüklenen suçların yasal unsurları oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.