15. Ceza Dairesi 2017/24966 E. , 2020/9277 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-a, 168/2, 62, 52/2, 53, 63, 58, CMUK 326/son maddeleri gereği mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bohçacılık yapan sanığın, müştekinin evine giderek bir şeyler satmak istediği, müşteki almak istemeyince bu kez "1 TL"ye fal bakayım" dediği, kabul eden müştekinin sağ el avuç içine bakarak "size büyü yapılmış, bana küpelerini ver okuyup büyüyü çözeceğim, küpelerini geri vereceğim" diyerek karşılığında 10 TL istediği, müşteki para ve küpelerini verdikten sonra küpeleri küçük bir beze sararak "ben bunları okutup getireceğim" diyerek alıp ortadan kaybolduğu, bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda sanık savunması, müşteki beyanı, tutanaklar ile dosya kapsamına göre sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayananan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin, 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının ve sanığın tekerrüre esas alınan ilamına konu 765 sayılı TCK"nın 503/1 maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun ile CMK"nın 253. maddesinde yapılan değişiklikle uzlaşma kapsamına alınmış olması nedeniyle uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle fazla adli para cezası tayini,
Bozmayı gerektirmiş, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında adli para cezasına ilişkin hüküm fıkrasından sırasıyla "30 gün", "15 "gün", "12 gün" ve “240 TL" ibarelerinin çıkartılarak yerlerine sırasıyla "5 gün", "2 gün", "1 gün" ve "20 TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.