1. Ceza Dairesi 2016/2271 E. , 2017/1566 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK"nun 81/1, 35, 53/1, 63, 54. maddeleri uyarınca 15 yıl hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."in mağdur ..."e karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilerek reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın akıl hastası olup olmadığı hususu ile ilgili olarak Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesince düzenlenen 18/06/2014 tarihli sağlık kurulu raporu kapsamında, şüpheli ..."in olay tarihi itibariyle "Atipik Pisikoz" denilen psikiyatrik hastalığın etkisinde olduğunun, bu haliyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azaldığının TCK 32/1. maddesi dahilinde ceza sorumluluğunun bulunmadığının tespit edildiği görülmekle, İstanbul Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesinin 14.11.2014 tarihli raporunda sanığın ceza sorumluluğunun tam olduğu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunun 28.11.2014 tarihli raporunda ise oybirliği ile ceza sorumluluğunun tam olduğunun belirtilmesi karşısında;
Alınan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla ATK Yasasının 16. maddesi uyarınca sanığın Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna gönderilerek gerekirse sanığın muayenesi de yapıldıktan sonra TCK"nun 32. maddesi yönünden rapor aldırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeden eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Mağdur ..."in olay anında uyumakta olduğunun anlaşılması karşısında; kendisini savunamayacak kişiye karşı karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işleyen sanık hakkında temel cezanın TCK"nun 82/1-e. maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiği düşünülmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde aynı Kanunun 81. maddesi ile uygulama yapılması,
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen hususların gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi hükmün CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle kazanılmış hak saklı kalmak üzere tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 09/05/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.