

Esas No: 2020/489
Karar No: 2022/5751
Karar Tarihi: 17.05.2022
Danıştay 6. Daire 2020/489 Esas 2022/5751 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2020/489 E. , 2022/5751 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/489
Karar No : 2022/5751
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Boya Emprime Sanayi Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ : Tekirdağ İli, Çerkezköy İlçesinde faaliyet gösteren davacı şirket tarafından, 2018 yılı evsel katı atık ücret tarifesinin 2018 yılı için "12,00-TL+ KDV" olarak tespit edildiğinin öğrenilmesi üzerine, davacı şirket adına tahakkuk ettirilen katı atık bertaraf ücretlerine ilişkin itirazın değerlendirilerek yapılan tahakkuk işleminin iptali, önceki yılki tahakkuk işlemi baz alınarak yeniden tahakkuk işlemi yapılması talebi ile davalı idarelerden Çerkezköy Belediye Başkanlığına yapılan 25/05/2018 tarihli başvurunun, "5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 18/f maddesi hükmü uyarınca ücret tarifesi yapmanın, Belediye Meclisinin görev ve yetkileri arasından olduğu, … İdare Mahkemesinin E:…, K:… ve E:…, K:… sayılı kararları gereğince 2018 yılı Evsel Katı Atık Toplama Taşıma Tarifesinin Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlandığı belirtilerek tahakkuk edilen 2018 yılı Evsel Katı Atık toplama taşıma ücretinin iptalinin mümkün olmadığı" gerekçesiyle reddedilmesine ilişkin Çerkezköy Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı davalı idareler tarafından yapılan istinaf başvurularının reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dava konusu işleme dayanak 25/05/2018 tarihli başvurunun, davalı idarelerden Çerkezköy Belediye Başkanlığına hitaben yazılan dilekçe ile yapıldığı ve söz konusu başvurunun reddedilmesine dair Çerkezköy Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün 30/05/2018 tarih ve 6032 sayılı işleminin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı dikkate alındığında; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca davalılardan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı hasım mevkiinden çıkarılarak işin gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usülü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta; Dairemizce, davalı idarelerden Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı hasım mevkiinden çıkartılarak, davanın yalnızca Çerkezköy Belediye Başkanlığı husumetiyle görülmesine karar verildiğinden; İdare Mahkemesi kararının hüküm kısmında yer alan "...vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine..." ve Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının hüküm kısmında yer alan "...yargılama giderinin davalı idareler üzerinde bırakılmasına..." ibarelerinde yer alan ve "davalı idareler" şeklinde belirtilen kısımların tamamının, "davalı Çerkezköy Belediye Başkanlığı" olarak düzeltilmesi gerekmektedir.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın yukarıda belirtildiği şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 17/05/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY (X):
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları, 4492 sayılı Kanunla değişik (c) bendinde; Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasından çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, idari dava türleri arasında sayılmıştır.
Anılan madde hükmünden anlaşılacağı üzere, idari yargının görev alanı; idare hukuku kuralları içinde kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla, kamu gücü kullanılarak tesis edilen idari işlemler, idari eylemler ve idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar nedeniyle açılan davaların görüm ve çözümüyle sınırlıdır.
İptal davasının amacı; idarenin hukuka aykırı işlemlerinin hukuk düzeninden kaldırılmasını sağlamaktır. Hukuka aykırılık ise, objektif hukuk kuralının varlığı koşulu ile bu kuralın ihlali halinde ortaya çıkmaktadır. Oysa sözleşmeler, birer hukuk kuralı olmadığından, bunların ihlali de hukuka aykırılık değil, sözleşme hükümlerine aykırılık oluşturmaktadır.
Öte yandan, bir sözleşmenin idari sözleşme sayılabilmesi için sürekli bir kamu hizmetinin görülmesi amacını taşıması, taraflardan birinin idare olması ve kamu hukukuna özgü, kamu hukukundan doğan şart ve hükümlerin sözleşmede yer alması zorunludur.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu'nun "Ücrete tabi işler" başlıklı 97. maddesinde; "Belediyeler bu Kanunda harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edecekleri her türlü hizmet için belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre ücret almaya yetkilidir. Belediye'ye tekel olarak verilmiş işler kendi özel hükümlerine tabidir." kuralına yer verilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Belediyenin yetkileri ve imtiyazları" başlıklı 15/d maddesinde; "Özel kanunları gereğince belediyeye ait vergi, resim, harç, katkı ve katılma paylarının tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak; vergi, resim ve harç dışındaki özel hukuk hükümlerine göre tahsili gereken doğal gaz, su, atık su ve hizmet karşılığı alacakların tahsilini yapmak veya yaptırmak." belediyenin yetki ve imtiyazları arasında sayılmıştır.
27/10/2010 tarihli, 27742 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik'in "Tanımlar" başlılı 4/m maddesinde, ücret; "26.05.1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Mükerrer 44. maddesi hükmü gereği çevre temizlik vergisi ile aynı Kanunun 87. maddesi uyarınca kanalizasyon harcamalarına katılma payı ve 2560 sayılı Kanunun 13. maddesi uyarınca alınan kullanılmış suları uzaklaştırma bedelini de içerecek şekilde; atıksu ve evsel katı atık ile ilgili verilen tüm hizmetler karşılığında tam maliyet esaslı tarifeye göre belirlenen toplam sistem maliyetini karşılamak üzere evsel katı atık ve atıksu hizmetlerinden yararlananlar tarafından ödenmesi gereken parasal değeri, ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır.
Aynı Yönetmelik'in "abonelik" başlıklı 10. maddesinde ise; "Atıksu altyapı yönetimlerinin hizmet vermekle yükümlü olduğu tüm gerçek ve tüzel kişilerin abone olması zorunludur" kuralına, "hizmet sözleşmesi" başlıklı 12. maddesinde de; "her bir abone için toplam sistem maliyeti o aboneye verilen veya verilecek hizmete göre hesaplanır. Atıksu altyapı yönetimleri ve/veya evsel katı atık idareleri hizmetten yararlanan ve/veya yararlanacak her abone karşılıklı sözleşme yapmakla yükümlüdürler." düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; atıksu altyapı tesisleri ile evsel katı atık bertaraf tesislerinin kurulması, bakımı, onarımı, işletilmesi, kapatılması ve izlenmesi, bu tesislerle ilgili olarak verilen tüm hizmetleri karşılayabilecek tam maliyet esaslı tarifelerin belirlenmesi konusunda anılan hizmetleri sağlayacak idarelere takdir yetkisi verildiği, hizmeti alan gerçek ve tüzel kişilerin ise bu hizmetlere karşılık olarak abone olmak zorunda olduğu; ayrıca, atıksu altyapı yönetimleri ve/veya evsel katı atık idarelerinin hizmetten yararlanan ve/veya yararlanacak her abone ile karşılıklı sözleşme yapmakla yükümlü olacakları sonucuna varılmaktadır. Nitekim, katı atık ücretine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan bir davada, Uyuşmazlık Mahkemesinin, … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla söz konusu ücretin, idareyle kişi arasında abonman sözleşmesi ile kurulan özel hukuk ilişkisi çerçevesinde ve hizmet karşılığında maliyet-kar esasına göre idarece belirlenen tarifeye dayanılarak alınan bir ücret olduğu, idarenin faaliyet alanıyla ilgili olarak yürürlüğe koyduğu yönetmelik ile buna dayanan tarife kararlarının yargısal denetiminin idari yargı yerinde -idare mahkemeleri; abonman sözleşmesine dayanan bir alacak - borç ilişkisi kapsamındaki katı atık toplama bedelinin tahsiline ilişkin davaların ise adli yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği, uygulamanın bu doğrultuda istikrar kazandığı belirtilerek, davalı belediye tarafından evsel katı atık ücretinin ödenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğine karar verilmiştir.
Bu durumda; davacıdan talep edilen evsel katı atık ücretinin, özel hukuk hükümlerine tabi olan abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı, bu sebeple, söz konusu ücretin iptali istemiyle yapılan 25/05/2018 tarihli başvurunun reddine ilişkin işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın görüm ve çözümü adli yargı mercilerine ait olduğundan, davanın görev yönünden reddi gerekirken; davacıya evsel katı atık ücreti tahakkuk ettirilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle davalı Çerkezköy Belediye Başkanlığına yapılan başvurunun reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmediğinden, anılan kararının düzeltilerek onanmasına dair Dairemiz çoğunluk kararına katılmıyorum.
KARŞI OY (X):
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin, Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından (a) Görev ve yetki, (b) İdari merci tecavüzü, (c) Ehliyet, (d) İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, (e) Süre aşımı, (f) Husumet, (g) 3 ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; "İlk inceleme üzerine verilecek karar" başlıklı 15. maddesinin (c) bendinde ise, Danıştay veya idare ve vergi mahkemelerince, 14. maddenin 3/f bendine göre, davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Anılan Kanun'un "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasında
"1. Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Kararı hukuka uygun bulursa onar. Kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onar.
b) Kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onar." hükmüne;
"Temyizen verilen karar üzerine yapılacak işlem" başlıklı 50. maddesinde ise,
"1. Temyiz incelemesi sonucunda verilen karar, dosyayla birlikte kararı veren mercie gönderilir. (Ek cümle: 20/7/2017-7035/7 md.) Ancak Danıştay ilgili dairesinin onamaya ilişkin kararları, dosyayla birlikte kararı veren ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği de bölge idare mahkemesine gönderilir. Bu kararlar, dosyanın geldiği tarihten itibaren yedi gün içinde taraflara tebliğe çıkarılır.
2. Temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine ilgili merci, dosyayı öncelikle inceler ve varsa gerekli tahkik işlemlerini tamamlayarak yeniden karar verir." hükmüne yer verilmiştir.
Aktarılan mevzuata bakıldığında, 2577 sayılı Kanun'un 14 ve 15. maddeleri uyarınca hasım düzeltme kararının ilk derece olarak davaya bakan Danıştay dairesince veya ilk derece mahkemesince verilecek kararlardan olduğu, Danıştay dairesince veya ilk derece mahkemesince verilen kararın "temyiz mercii" olarak temyiz incelemesini yapan makamın temyiz incelemesi sonucunda verebileceği kararların 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayma yoluyla açık olarak düzenlendiği ve bu kararlar arasında hasım düzeltme kararının sayılmadığı, temyiz incelemesi yapan yargı yerince kararın bozulması halinde dosya kararı veren mercie gönderileceği ve bozulan kısım hakkında kararı veren merci tarafından öncelikle karar verileceği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; Tekirdağ İli, Çerkezköy İlçesinde faaliyet gösteren davacı şirket tarafından, 2018 yılı evsel katı atık ücret tarifesinin 2018 yılı için "12,00-TL+ KDV" olarak tespit edildiğinin öğrenilmesi üzerine, davacı şirket adına tahakkuk ettirilen katı atık bertaraf ücretlerine ilişkin itirazın değerlendirilerek yapılan tahakkuk işleminin iptali, önceki yılki tahakkuk işlemi baz alınarak yeniden tahakkuk işlemi yapılması talebi ile davalı idarelerden Çerkezköy Belediye Başkanlığına 25/05/2018 tarihli dilekçe ile davacı tarafından yapılan başvurunun reddedilmesine dair Çerkezköy Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı; dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı davalı idarelerce yapılan istinaf başvurusunun reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında, davanın yalnızca Çerkezköy Belediye Başkanlığı husumeti ile görülmesi gerekirken; Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Çerkezköy Belediye Başkanlığı husumeti ile görüldüğü; bu bağlamda, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığının hasım mevkiinden çıkartılması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Bu haliyle, yukarıda da aktarıldığı üzere hasım düzeltme kararı temyiz merci tarafından verilebilecek kararlardan olmadığından, davalı idarelerden Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığının husumet yönünden temyiz isteminin kabul edilerek, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Ayrıca, dava sonucunda davada haksız çıkan taraf olarak kabul edilerek Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine de yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedildiği, bu haliyle anılan idarenin bu giderlerden sorumlu olduğu görüldüğünden; Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığının hasım mevkiinden çıkarılması halinde, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumluluğunun da değişeceği ve bu yeni durum karşısında esas hakkında kararı veren Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince hüküm kurulması gerektiği de açıktır.
Bu itibarla, 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesinde Danıştayın, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onayacağı hükmüne yer verilmiş ise de, hasım düzeltme kararının maddi hata kapsamında değerlendirilebilecek bir husus olmadığı, bu nedenle Çerkezköy Belediye Başkanlığının yanı sıra Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı husumeti ile esası incelenerek dava konusu işlemin iptali yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla, anılan kararının düzeltilerek onanmasına dair Dairemiz çoğunluk kararına katılmıyorum.
