Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/12755 Esas 2012/2638 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/12755
Karar No: 2012/2638

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/12755 Esas 2012/2638 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/12755 E.  ,  2012/2638 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı, dava dilekçesinde, 01.10.1991-15.09.1993 tarihleri arasında kalan sürelerde, davalı işyerinde sürekli çalıştığı halde, üç ay bildirimde bulunulduğunu, bu tarihler arasında kesintisiz olarak sürekli çalıştığının ve sigortalılığının tespiti talebinde bulunmuş; mahkemece, hükme esas alındığı belirtilen bilirkişi raporunda ise, 1992/1. dönemden itibaren 1993/3. dönemine kadar kısmen bildirilmesi gerektiğini belirterek, eksik günleri ve prime esas kazançları tespit edilmiş ise de; kısa karar ile, gerekçeli kararın hüküm kısmında davanın kabulüne, 01.10.1991-15.09.1993 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığının tespitine karar verilmekle; hüküm ile, gerekçe arasında çelişki meydana getirilmiştir.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında, “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgili olup, hükmü temyiz etmeyen yönünden sonuç doğurması gerekeceği de gözetilerek, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan, yazılı şekilde çelişkili hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 20.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş