Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/13343 Esas 2012/2781 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/13343
Karar No: 2012/2781

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/13343 Esas 2012/2781 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/13343 E.  ,  2012/2781 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
    Dava, iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahibine bağlanan gelirin, 506 sayılı Kanunun 26. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde,davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar ... ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın, yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve ... sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve ... sayılı Kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, buna ilişkin mahkemenin kabul gerekçesinde bir isabetsizlik yoksa da;
    Tek hak sahibinin, 18.03.2009"da evlendiği ve bağlanan gelirin fiili ödemeye dönüştüğü anlaşılmakla, Kurum zararının belirlenmesinde, bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin kusur karşılığı ile fiili ödemenin kusur karşılığının karşılaştırılması, hangisi düşük değerli ise, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek ona hükmedilmesi gereğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
    Mahkemece, yukarıda belirtilen hukuki ve fiili olgular dikkate alınmaksızın yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalılar ... ve ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalırdan, ... ve ..."a iadesine, 21.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara

    Whatsapp ile görüş