10. Hukuk Dairesi 2010/13405 E. , 2012/2918 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Dava itirazın iptali istemine ilişkin olup; davacı Kurum vekili, 1523,00 TL alacağın tahsiline ilişkin takibin, 1329,03 TL’sine ilişkin itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl talebin kabulü ile davaya konu alacağa yönelik itirazın iptaline, şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı isteğinin reddine karar verilmiş; 25.02.2010 günlü karar davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun; katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2010 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427.maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 1430,00 TL olarak değiştirmiştir.
Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının alacağın tamamı gözetilmesi; tamamı dava edilen bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3.maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi hükmü gereğidir.
Somut olayda yerel mahkemece, hüküm altına alınan miktar gözetildiğinde, hem takibe konu yapılıp, dava konusu yapılmayan alacağın bakiyesi 193,97 TL; hem de davaya konu edilen alacaktan reddine karar verilmediği gözetildiğinde, anılan karara karşı davacı Kurum tarafından temyiz yoluna baş vurulması mümkün değildir.
Hal böyle olunca, davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktarı itibariyle kesinliği nedeniyle reddi gerekir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenle davacı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 21.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi .